İyisiyle kötüsüyle geçen bir yılı daha ardımızda bırakmak üzereyiz. Yeni bir yıl ve yeni umutlar kapımızda. Yeni bir yılı karşılamaya hazırlandığımız şu günlerde yılbaşı gecesine dair hazırlıklarımız heyecanla sürüyor. Çok çeşitli yiyeceklerin yer aldığı yılbaşı sofralarında fazla miktarda besin tüketilmesi sonucu gaz, şişkinlik, hazımsızlık gibi şikayetler de maalesef yılbaşının vazgeçilmezleri haline geldi. Özellikle kronik hastalığı olanlar bu konuya daha çok dikkat etmeli. Birkaç önemli ipuçlarıyla yılın ilk gününü çok daha rahat geçirmeniz mümkün.
Birçok insan nasıl olsa akşam çok yiyeceğim diye yılbaşı sofrasında fazla yemek yiyebilmek için tüm gün kendini aç bırakır. Yapılan en büyük yanlışlardan biri ve en önemlisi budur. Çünkü yemek yemediğiniz için yavaşlayan metabolizmanız çok az bir şey yemek yendiğinde bile aldığı besinleri yakamaz. Kaldı ki yılbaşı gecesi bütün bir yıla göre en fazla yemek yediğimiz gecelerden biri olduğu için yenilen yemekler olduğu gibi depolanır. Mutlaka ama mutlaka gece çok geç saatte yemek yemeyi planlıyorsanız bile öğün atlamadan gün içerisinde sık sık ve azar azar hafif bir şeyler yiyin. Bu noktada güne sabah kahvaltısı ile başlamak çok önemlidir. Güne ne kadar erken başlarsanız metabolizmanızı o kadar erken harekete geçirmiş olursunuz. En çok yapılan yanlışlardan biri de kahvaltıyı çok geç yapmaktır. Vücudunuza ne zaman besin alırsanız o zaman uyandım sinyali gelir. Siz uyandıktan ne kadar süre sonra kahvaltı yaparsanız vücut o süreyi uyku pozisyonundaymış gibi değerlendirir ve azami kalori harcar. Bu yüzden mutlaka güne erken başlayın ve kalktıktan en geç yarım saat sonra kahvaltınızı yapın. Kahvaltıyı birkaç dilim ekmek, küçük bir parça peynir ve yanında yeşilliklerle zenginleştirebiliriz. Bu bile yoğun ve koşturmalı geçecek güne metabolizmanızı hızlandırarak pozitif enerjiyle başlamanız için yeterlidir.
Kahvaltıdan sonra hafif bir öğle yemeği ve ara öğünlerle akşama hazırlık yapabilirsiniz. Ara öğünlerde meyvenin yanında bir kaşık yoğurt yiyerek akşama kendinizi hazırlayabilirsiniz. Meyvenin yanında tükettiğiniz bir kaşık yoğurt hem sizi tok tutacak, hem de gün boyu kan şekerinizi dengeleyecektir. Öğle yemeğinde çorba, hafif bir sebze yemeği, yoğurt ve çok az pilav veya 1-2 dilim ekmek tercih edebilirsiniz. Böylece hem az kalori almış olursunuz hemde karbonhidrat, protein, yağ, posa, vitamin ve mineral bakımından dengeli ve hafif bir öğün tüketmiş olursunuz.
Gün içerisinde belirli aralıklarla en az 2 litre su içmeyi unutmayın. Bunun en pratik ve yararlı yolu uyanık olduğunuz saatler içinde her saat başına 1 çay bardağı su içmektir. Böylece hem vücudunuza fazla yük bindirmeden sıvı ihtiyacınızı gidermiş olursunuz, hem de gün boyu vücudunuzu zinde tutmuş olursunuz.
Yılbaşı yemeğinde 4 besin grubunu tamamlayarak besin çeşitliliği oluşturmaya dikkat edin. Örneğin, pilavlar, börekler, ekmekler ya da dolmalar aynı grubu oluşturur. Örneğin 1 dilim esmer ekmekle 2 yemek kaşığı dolusu bulgur pilavı veya 1 ince dilim börek birbirine denktir. Bu yüzden tek bir gruba fazla yüklenmemeye çalışın. Başlangıç olarak ordövr tabaklarından, 1 dilim peynir, domates, salatalık, gerçekten yemek istediğiniz mezelerden yoğurtla hazırlanmış olanlarından 1 tatlı kaşığı kadar alarak hafif bir şekilde başlangıç yapabilirsiniz. Bu, geceye çok aç başlamayıp, çok fazla yemek yeme ihtiyacı hissetmemenizi sağlayacaktır. Ana yemek olarak tercihinizi etlerden yana kullanacaksanız, fırında, buğulama veya ızgara olarak hazırlanmış derisiz ve yağsız hindi eti, et, tavuk ya da balık tercih edebilirsiniz. Yanında mutlaka bol yeşil salata, ızgara veya buğulanmış sebzeler yemenizi öneririm. Bu sizin gün boyu tok kalmanıza yardımcı olacak. Ayrıca et yemeklerine mutlaka limon ekleyin, limon etin demir etkisini artırır.
Yemeğin hemen üzerine tatlı yemeyin. Mutlaka en az 1 saat geçmesini bekleyin. Hamurlu ve şerbetli tatlılar veya kremalı yılbaşı pastası yerine, meyve, meyveli bir tatlı veya sütlü tatlı gibi hafif tatlıları tercih edebilirsiniz. Yılbaşını evde geçirecekseniz, bu tatlıların yapımında yapay tatlandırıcıların toz formlarını kullanabilirsiniz. Kuruyemiş yiyecekseniz yağlı çekirdekler yerine E vitamini ve Q-3 içeren ceviz ve fındık yiyin. Ancak bunların da yağ oranları yüksek olduğu için 1 avuç içinden fazla tüketmemeye çalışın.
Yılbaşında genelde sabaha karşı işkembe çorbası içmek adeta bir gelenek haline geldi. Lütfen işkembe çorbası yerine mercimek ya da ezogelin gibi mideyi rahatlatacak çorbalardan yana tercihlerinizi kullanın.
Yeni yılın ilk günü mide ve bağırsak problemleriyle karşılaşmamak için yiyecekler kadar içecek seçimleriniz de çok önemlidir. Eğer yılbaşı akşamında alkol alacaksanız mutlaka yemekle beraber tüketmeye özen gösterin ve yanında bolca su tüketin. Aç karnınıza alacağınız alkol çok çabuk kana kaşır. Böylece ilerleyen dakikalarda kan şekerinizde dalgalanmalara yol açarak yeme isteğiniz artabilir. Rakı, viski, votka gibi içkilerin alkol oranları şarap ve biraya göre daha yüksektir. Seçimlerinizi genelde kırmızı şaraptan yana kullanın. Kadınlar 2 kadehi erkeklerde 3 kadehi geçmezlerse yeni yılın ilk günü yaşanacak problemleri büyük oranda azaltmış olur.
Ve mutlaka gece alınan fazla kalorilerin bir kısmını harcamak ve alkolün neden olduğu yorgunluk, halsizlik, baş ağrısı gibi durumlardan kurtulabilmek için açık havada en az yarım saat tempolu yürüyüş yapın.
Gördüğünüz gibi yılbaşında hiçbir besini yasaklamadan, kendinizi çok kısıtlamadan, sadece miktar ve sıklık kontrolü ile sağlıklı besin seçimleri yaparak yeni bir yıla sağlıklı ve formda girmek adına güzel bir başlangıç yapabilirsiniz.
Yılbaşı mutluluk ve başarı adına yepyeni başlangıçlar yapabilmek için çok iyi birer fırsat aslında. Ve beslenme bunların içinde kendimizle ilgili gözden geçirmemiz gereken en önemli konu bana göre. Çünkü birçok hastalığın başı beslenme hatalarına dayanıyor. Bu yıl kendinize vereceğiniz en güzel hediye sağlık olsun.

 

Diğer tüm yazıları için buraya tıklayın!