Yetmedi, pandemi döneminde online eğitim sistemlerini sadece öğrencileri için değil, tüm Türkiye’deki öğrencilerin hizmetine sundular…
Üstüne bir de, pandemi dönemi yıllık eğitim ücretlerini yüzde 50’ye düşürdüler…
Yetmedi, herkesin takdirini toplayan bando takımına ilave flarmoni orkestrasını kurup Cumhuriyet Bayramı’nın coşkusunu ikiye katladılar…
Ulusal, uluslararası bilim ve teknoloji yarışmalarında başarıdan başarıya koştular…
Listeyi daha da uzatmaya gerek var mı bilmiyorum !
Herkesin malumu, bir gurur abidesi eğitim yuvası Yükseliş Koleji Bilim Kampüsü…
Kapısında Klinik Felsefenin kurucusu Filozof Diyojen’in elinde fener ‘Gündüz Gözüyle İnsan Arayan’ figürü aslında çok şey anlatıyor…
Yıl 2005 günlerden bir gün, Duayen Eğitimci Hayırsever İşinsanı Nuri Üysen’in ofisinde derin bir sohbet yapıyoruz.
Nuri Üysen abim anlattıkça anlatıyor ve diyor ki;
Özel okul ayrı şey, kolej ayrı şey…
Ben, mezun olan her öğrencinin bir müzik enstrümanını çalmayı öğrenmiş, İngilizce’yi en az Türkçesi kadar kavramış, bilim ve teknolojiyle harman olmuş, Atatürk ilke ve İnkılapları ışığında Cumhuriyet sevdalısı, vatanına milletine bağlı, çalışkan, üretken, düşünen, sorgulayan, geleceği gören insan gibi insanlar yetiştirecek bir kolej kurmayı hayal ediyorum…
Ağzım açık dinledim ve günler aylar yıllar geçti…
Bugün ise bir gurur abidesi Yükseliş Koleji Bilim Kampüsü ortaya çıktı…
Eksiği yok, fazlası var !
Planateryum, Doff, tam donanımlı laboratuvarlar, sanat sokağı, müzik ve resim kulüpleri, spor, sanat ve daha şimdi aklıma gelmeyen onlarca güzellik…
Öğrencilerin eğitimi için yapılanlar normal de, işin bir de veli tarafı vardı !
Kimler geldi kimler geçti Yükseliş Koleji’nden…
Konferanslar, konserler…
Türkiye’nin en iyileri !...
Bedeli ne olursa olsun, hepsi Yükseliş Koleji öğrenci, öğretmen ve velileri için geldiler…
İyi bir insan yetiştirmenin en önemli kuralı iyi bir anne baba yetiştirmekten geçer…
Bu bilinçle, sadece öğrencilerini değil velilerini de düşünen ve geliştiren bir yapı oluşturuldu Yükseliş Koleji’nde…
Teşekkürler Nuri Üysen…
Kaptan Köşkünde ise Aykut Davut Öktem…
Nuri Üysen gibi idealist bir eğitimcinin kendine sağ kolu olarak seçtiği ve tüm yönetimini emanet ettiği, tüm projelerini desteklediği, her yeniliği ticari kaygı olmaksızın finanse ettiği Yükseliş Koleji Bilim Kampüsü’nün Genel Müdürü Aykut Davut Öktem…
Genç yaşta eğitime kalite ve yenilikler getiren idealist bir isim olan Aykut Davut Öktem’e sordum bir gün Nuri Üysen’i okulun sahibi diye mi yazalım diye…
Kesinlikle hayır! dedi …
Şaşırdım, niye ki !
“Nuri Üysen, Yükseliş Koleji Bilim Kampüsü’nün kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı, Sahibi ise Öğrencilerimiz, çocuklarımız ve velilerimiz” dedi…
Böylesi bir güzelliğe sahip, kalbi, gönlü güzel dostum Aykut Davut Öktem’den başka bir yanıt alsaydım çok şaşırırdım…
İşleri güçleri eğitim dedim ya, işte onun için …
Genç yaşta eğitim de eğitim diye diye geceli gündüzlü çalışan, tüm müdürleri ve öğretmenleriyle mükemmel bir sistemi oluşturup yöneten Aykut Davut Öktem’i yürekten kutluyorum…
Memleketin dertleriyle dertlenmenin, sorunlara çözüm üretmenin yolu eğitimden ve egosuz, mütevazı karakterlerden geçer…
Dedim ya;
Özel okul ayrı şey kolej ayrı şey …
Bir de ticari kaygı olmaksızın yapıyorsan bu işi, ellerinden öpülür bu güzel insanların…
Teşekkürler Nuri Üysen…
Teşekkürler Aykut Davut Öktem…
Teşekkürler tüm idari ve öğretim kadrosu….
Diğer tüm yazıları için buraya tıklayın!