Gölün etrafında yemyeşil küçük tepecikler kurulu. Kelebeklerin uçuştuğu arıların vızıldadığı papatyaların süslediği bir cennet parçasıymış burası. Yüksek dağlardan derin vadilerden kıvrılarak akıp gelen bir nehir de göle dökülürmüş. Etrafında beyaz panjurlu sıra sıra evler varmış. Bu güzelim evin her birinde oturan kişiler farklı ırklara mensuplarmış. Farklı dillerin ve farklı dinlerin insanlarıymışlar.

Bu harika gölün etrafında yerleşmiş olmaları dışında bu insanların hiçbir ortak yanı yokmuş. İşte bu yüzden hep beraber yaşamalarına rağmen birbirlerine tamamen ilgisizlermiş. Oysaki hepsi günün aynı saatlerinde yürüyüş yapar, gölün berrak sularında yüzerlermiş. Sık sık birbirleriyle karşılaşmalarına rağmen selamlaşmazlar sadece somurtarak bakışlarmış. Böylece günler gelip geçermiş.

Günlerden bir gün, artık yüklü bir kamyon yükünü göle yakın bir yerde boşaltmış. Başta pek fark edilmemiş. Fakat aynı kamyon aynı yükü birkaç kez boşaltınca yığınlar oluşmuş. Etrafa pis kokular yayılmaya başlamış. Aynı zamanda sivrisinekler ve haşaratlar dolup taşmış. Doğal olarak gölün sakinleri son derece rahatsız olmuşlar.

Birbiriyle hiç görüşmeyen insanlar bu sefer aralarında olayla ilgili yorumlara başlamışlar. Daha sonraki aşamalarda görüşerek organize olmuşlar. Çünkü hepsini ilgilendiren bir olay oluşmuştu. Beraberce kokladıkları havayı, yaşamlarını sürdürdükleri çevreyi kirletenler olmuş. Ortamlarını bozan bu şahısları kovmaları gerekiyormuş. Gölün müsait bir yerinde toplanıp hep beraber hareket etmeği kararlaştırmışlar. İlk önce bir hareket planı oluşturup, tüm düşünceleri kapsayacak temsil-i heyet seçmişler. Bu şekilde daha güçlü ola bileceklerini düşündüler. Gücün akıl yoluyla var olabileceğini inandılar ve böylece mücadeleye başladılar…

Evet, doğamız gereği hepimizin uğruna mücadele ettiği bir ideal vardır. Bu ideal de yaşama kavgamızdır. Çünkü yaşamak her insanın hakkıdır. Fakat bu hakta başka fertlerin haklarını korudukça varlığını sürdürebilir. Bu nedenle aynı yerde yaşayıp aynı havayı teneffüs edenler, bulundukları şartlar ne olursa olsun amaçları hep beraber yaşadıkları yerin selametidir.

Keyifli yaşam dileğiyle… SOSYOLOG: MEHMET GÜVEN 26/09/2019