Mesele, hiç edilen, yok edilen tarım politikası…

Dışa bağımlı bir ülke haline gelmemiz!

Köyden kente göçü, beton yığınları arasında yaşamayı özendiren sistem!

Tersine göçü başlatın acilen!!!

Toprak verin insanlara, imkan sağlayın!

Toprakları tohumla buluşturun…

Bire on versin başaklar!

Buzağısıyla buluşturun sarı kızı…

Çoğalsın buzağılar, kuzular…

Hayvancılığı teşvik edin ki, meralarla buluşsun, vitamin deposu otları yesin buzağılar, inekler, danalar, koyunlar ve kuzular…

Tarımda üretimi zorlaştıran, çiftçiyi canından bezdiren uygulamaları, tam da tersine çevirin!

Maliyetleri düşürün mesela…

En kaliteli, en ucuz sebzeler, meyveler yetişsin topraklarımda…

Milyonları aşan şehir nüfuslarını taşıyın köylere!

Özendirin köy hayatını…

Özendirirsen köy hayatını, milyonlarca üniversite mezunu çalışmak istemez fabrikalarda üç kuruşa!

Yerleşir köyüne, yapar üretimini…

Bilinçli bir çiftçi kesimi oluşur…

Gelenekten geleceğe uzanan bir tarım politikası belirleyin…

Zehirli, kanserojen tohumlarını yasaklayın İsrail’in!!!

Yerli tohumu teşvik edin, 50 yıl önce olduğu gibi ve belki de 20 yıl öncesine kadar olduğu gibi…

Analarımız yapardı tohumunu…

Ekerdi şetilleri bereketli toprağa…

Kokusu başka, tadı başkaydı sebzenin…

Dedim ya; Mesele Angus değil!

Zihniyet meselesi…

Yüzde 100 milli bir tarım politikası…

İşsizliği tek başına fabrikalar kurarak değil, tarımı teşvik ederek önlersiniz!

Kentten köye göçü teşvik eder, özendirir, desteklerseniz…

Bir tane bile üniversite mezunu şehirde kalmak istemez, gider yerleşir köyüne üretim yapar…

Mesele Angus değil!

Mesele et 50 lira değil!

Mesele patates 15 lira değil!

Mesele patlıcan 20 lira değil!

Mesele domates 20 lira değil!

Mesele, bereketli toprakları tohumla buluşturmakta…

Mesele, buzağıyı anası sarı kızla buluşturup çoğalmakta…

Bereketli meraları betonlaştırmak olmamalı !

Bereketli meraları, toprakları tohumla, buzağıyla buluşturmakta mesele…