Yöremizde kısırlık tedavileri ve üremeye yardımcı uygulamalar ( mikroçip aşılama, tüp bebek ) konusunda hizmet veren doktorumuz Op. Dr. Burak Sivaslıoğlu erkek kısırlığı konusundaki yeni gelişmeleri üroloji uzmanı meslektaşları ile paylaştı. İskenderun yelken kulübü toplantı salonunda gerçekleşen erkek kısırlığında sperm oksidatif stres, sperm DNA hasarı konulu sunumda normal sperm testlerinin bilgi verme konusunda yeterliliği tartışıldı. Son yıllarda çocuk sahibi olamamak ailelerde bir problem olarak artmaktadır. Ülkemizde her beş aileden biri çocuk sahibi olmakta problem yaşamakta ve tıbbi yardım almak zorunda kalmaktadır. Kısırlık problemi olan ailelerde bu durum kadın kaynaklı olabileceği gibi erkek kaynaklı da olabilir. Son zamanlardaki bilgilerimize göre erkek kaynaklı kısırlık % 50 oranlarına ulaşmaktadır. Erkek kısırlığının hastalıksal birçok sebebi bulunmakla beraber sanayileşme, kötü çevre koşulları, beslenme alışkanlıklarının değişmesi, gıdalardaki genetik ve kimyasal değişimler, sosyoekonomik anlamda ileri yaş evlilikler gibi durumlar problemi daha da artırabilmektedir. Erkek kısırlığı düşünülen durumlarda yapılması gereken, basit bir sperm testi ile değerlendirme; erkeklerde kısırlık problemi olup olmadığı konusunda bir bilgi verecektir. Ancak son yıllardaki teknolojik gelişmeler basit sperm testlerinin erkek kısırlığı hakkında yeterli bilgi vermediği konusunda yeni bilgiler sunmuştur. İşte bu konuda yeni gelişmeleri yöremiz hekimlerine aktarmayı planlayan Dr Burak Sivaslıoğlu geçtiğimiz günlerde bir sunum hazırlayarak bilgilendirme toplantısı gerçekleştirdi. Sunumu yapan Op. Dr. Burak Sivaslıoğlu yeni gelişmeler konusunda yaptığı konuşmasında şunları belirtti: “ Rutin olarak bakılan basit sperm testleri hekimlere kısırlık konusunda bilgi vermek ile beraber erkeğin kısırlık problemini belirlemede her zaman yeterli değildir. Normalde bakılan basit sperm testlerinde göremediğimiz bazı parametreler ( örneğin spermin genetiği veya sperm hücresindeki stres) erkekte kısırlık sebebi olabilir. Geçmiş yıllarda bunları belirleyemediğimiz için sebebi bilinmeyen erkek kısırlığı kavramından bahsedilirdi. Bugünki yeni bilgilerimizle rutin baktığımız basit sperm testi normal görülen bir erkeğin üreme yeteneği normaldir diyemeyiz. Yani erkekte bakılan basit sperm testinin normal görülmesi erkeğin kısırlık konusunda bir problemi olmadığı anlamına gelmez. Çocuk sahibi olmayı planlayan bir erkekte rutin olarak değerlendirilen sperm testi normal görülse bile çocuk sahibi olamayabilir. Sperm stres durumu veya genetik hasar durumları normal testlerde görülemeyeceği için erkek: sperm testi normal olmasına rağmen çocuk sahibi olamayabilir. İşte bu yeni gelişmeler ışığında çocuk sahibi olmayı düşünen ailelerde erkeğin sperm testleri normal olsa bile bazı durumlarda daha detaylı sperm testleri ( sperm oksidatif stres, sperm DNA hasarı ) bakılmalıdır. Aile öyküsünde aşılama başarısızlığı, tüp bebek başarısızlığı, gebelik kayıpları gibi durumlarda bu testlere başvurmak gerekir. Çünki bu başarısızlar erkek kaynaklı olabilir. Ayrıca erkeğin kötü yaşam ve beslenme koşulları,sigara alkol kullanımı, ileri yaş veya varikosel durumlarında bu testlere başvurmak erkeğin üreme yeteneği konusunda daha sağlıklı bilgiler verecektir. Basit sperm testleri normal ancak sperm stres veya genetik bozukluğu bulunan erkeklerde: yok gibi görünen aslında var olan kısırlık problemleri bu durumların tedavisi ile ortadan kaldırabilir ” dedi. Toplantı sonrası sorularımızı yanıtlayan Dr Burak Sivaslıoğlu kısırlık tedavileri ile doğal yoldan gebeliği önemsediğini ancak kısırlık tedavilerinin bir parçası olan tüpbebek uygulamasının artık iskenderun’da da olması gerekliliğini vurguladı. Tüpbebek uygulamaları dışındaki kısırlık tedavileri ve son dönemde revaçta olan mikroçipli aşılama uygulamalarının İskenderun’da yapıldığını, ancak tüpbebek gereken hastalarda İskenderun sınırları dışına çıkılması gerektiğini anlattı. Bu sebeble İskenderun’da da bir tüpbebek merkezinin olması gerektiği ve tüpbebek kurma çalışmalarının devam ettiğini, inşallah yakın bir tarihte bunu tamamlamak istediklerini belirtti.

Dr Burak Sivaslıoğlu