Skip Navigation Links

Emeğe Vurulan Pranga (1)

Gökhan Gökpınar'ın Kaleminden..

Gökhan GÖKPINAR

Gazete Köşesi   A+a-

 Yıllarca sendikal faaliyetleri takip ettik..

Zannettik ki, sendika toplu sözleşme görüşmelerinden zam artışı almaya, üyesinin patron karşısındaki hakkını ve hukukunu korumaya yarar..

Yok canım işin bu tarafı doğru da, daha ötesi varmış yeni öğreniyoruz..

Emeğe, alın terine vurulan prangalar kırılacak.

Hem de az kaldı!!!

Ücret sendikacılığı, aidat kesip saltanat sürmek sendikacılık değilmiş..

“Emek en yüce değerdir” edebiyatının çok ötesinde bir şeyler yapmak lazımmış..

Bunu da yeni öğrendik..

Ne zaman ki Türk Metal Sendikası İskenderun’da yoğun faaliyetlerine başladı ki, gerçek sendikacılık nasıl yapılır biz de öğrenmeye başladık..

Tabi eğitim şart!!!

İşçinin, emekçinin boş laflara karnı tok..

Somut bir şeyler istiyor emekçi..

Mesela aidatlarının nereye kullanıldığını, yıllarca biriken alın terinin nerede olduğunu bilmek istiyor..

Çocukları üniversiteye gittiğinde sahip çıkacak birilerini arıyor..

Çocuklarını evlendireceği veya sünnet törenini yapacağı zaman gönül rahatlığıyla misafirlerini ağırlayabileceği tesis istiyor..

Bunların hiçbiri İskenderun ve Hatay’da yok..

Halbuki Türk Metal Sendikası’nın örgütlü olduğu tesislerin bulunduğu şehirlerin tamamında 5 yıldızlı tesisleri var..

Kimin bu tesisler?

Sendikanın mı?

Genel Başkanın mı?

Şube başkanının mı?

Sendika yöneticilerinin mi?

Kocaman bir hayır!!!

Tamamı işçinin!!!

Üyesi olduğu sendikaya ödediği aidatların doğru yere kullanılması sonucu binlerce Türk Metal üyesi bir çok tesisin de sahibi..

İsdemir’de örgütlü ve yetkili olan Çelik-İş Sendikası’nın neyi var?

Kocaman bir hiç!!!

Emek en yüce değerdir deyip de emek ve alın teri üzerinden kurulu bir saltanat dışında hiçbir şeyi yok..

Geçtim 5 yıldızlı tesisleri, üyelerinin mutlu zamanlarında misafirlerini ağırlayabilecekleri bir düğün salonu veya lokalleri bile yok.

Nereye gitti 40 yılın birikimi aidatlar..

Hem de milyonlarca dolar gibi büyük rakamlara tekabül eden bir bütçeden söz ederken, ortada hiçbir şeyin olmaması düşündürücü değil mi?

Soruyorum İsdemir işçilerine; çocuklarınızın sünnetini, nişanını, kınasını, düğününü nerede yaptınız?

Tabiki piyasada faaliyet gösteren düğün salonlarında..

Soruyorum çocuklarınız üniversiteye gittiğinde bursu kimden aldınız?

Çelik-İş Sendikası hariç bir çok yerden!!!

Kazanım olarak gördüğünüz tasarruflarınız, aidatlarınız nerede?

Bilmiyorlar, hesap soramıyorlar..

Bundan böyle sadece İsdemir işçisi değil herkes hesap soracak..

Bu saltanat nereye kadar?

Nasıl ki, uydurma grev için bayrama kalmaz demiştim..

Bu saltanat da..

Bu yaz biter ve bitecek.

İşçi, emekçi artık hak ettiği gibi anasının ak sütü gibi helal kazancının karşılığını adam gibi alarak muamele görecek..

Yok öyle bel aşağı vurmalar filan..

Sosyal medyada onur kırıcı, kişilik haklarını hiçe sayan, iftira, fitne, fesat kokan iğrenç davranışlar sergilemek çok kolay!!!

Klavye delikanlılarıyla (!) bu işi bir yere kadar götürebilirsiniz..

Takke düşecek kel görünecek..

Hiçbir soru yanıtsız kalmayacak..,

Ali Cengiz Oyunları bitecek..

Memleketimin heryerine huzur gelecek..

Emek ve alın teri hırsızlığı sona erecek!!!

Bir tarafta somut yatırımlar ve gerçekler, diğer tarafta da boş laflar ve kayıp geçmiş bir 40 yılın bomboş kasasını görmek durumunda herkes.

Bu yazılarımız önümüzdeki günlerde belgelerle devam edecek.

 

 
Diğer tüm yazıları için buraya tıklayın!
Adınız
:
Mail
:
Mesajınız
:
Bu içeriğe ilk siz yorum yapın!
makale kategorileri
ramazan bayrami 
öne çıkanlar
deneme bonusu güncel giriş supertotobet