Skip Navigation Links
Enerjisa-Toroslar

Köşe yazarımız Doğan Süslü, yine sizler için yazdı.

Bir değil, birden fazla konuya değinme durumu.

Medyatik Bakış

Gazete Köşesi   A+a-

 

 Bir değil, birden fazla konuya değinme durumu

 

 Sevgili okurlar. Bugün birden fazla konuya değinmek durumunda kaldım. Bir birinden bağımsız olan konuları ilgiyle okuyacağınızı düşünüyorum. Aslında değinilecek konu sayısı da bir hayli fazla. Önümüzdeki günler sırası ve yeri geldikçe diğer konulara da değinmeye çalışırız. Şimdi hemen bugünkü ilk konumuzla başlayalım.

 

 

 

 Zanlı yakalandı mı?

 

 Okurlar, dostlar ve bazı meslektaşlar soruyor. Bana saldırı girişiminde bulunan zanlı polis tarafından yakalandı mı diye? Okurların merakını gidermek için bilgi amaçlı yazıyorum. Saldırı girişiminin tarihi 31 Temmuz 2013’dü. Yani olayın üzerinden bir ay, üç gün bir başka anlatımla 33 gün geçti... Zanlı henüz yakalanamadı. Ancak polisin ya da asayiş büronun halen takipte olduğunu biliyorum. Ramazan Bayramı sonrası yaygın gazeteleri almak üzere gittiğim bazı büfelerden, değişik mekân ve işletmelerin sahiplerinden aldığım bilgiler sonrası, polisin iz sürdüğünü, çalışma yürüttüğünü biliyorum. Birde polisin yığınla işi olduğunu bir başka anlatımla yaralamalı, çok daha büyük darp ve asayiş olaylarının aranılan bazı zanlılarının arama çalışmalarının öncelikli olduğunu düşünüyorum.

 

 

 Zanlı firarda, polis takipte…

 

 Özetle, üzerime salınan maşa, kukla henüz yakalanmış değil. Poliste işin peşini bırakıp, olay dosyasını faili meçhul diye kapatmış değil. Dosya açık, polis takipte, zanlı firarda, maşayı tutan ya da tutanlar ise yine ‘acaba deşifre oldum mu, olduk mu?’ diye endişe içinde… Evet, sevgili okurlar, durum bu. Başka bir gelişme olursa elbet sizlerle yine paylaşacağım…

 

 

  Yusuf Civelek ve bir avuç insan

 

 Saldırı girişiminden, önümüzdeki yerel seçimlere geçiyorum. İskenderun Belediye Başkanı Yusuf Civelek’in, Hatay Büyükşehir Belediye Başkan aday adaylığı müracaatını, İskenderun Belediyesi Basın Birimi haberleştirip, yerel ve genel medyaya servis etmiş. Basın birimindeki arkadaşların gönderdikleri fotoğraflara dikkatle baktım. Yusuf beyin etrafında bir avuç insan var. Sakın yanlış anlaşılmasın. CHP Hatay İl Başkanlığının kapısındaki ve salonundaki her bir şahsiyet, kendi çapında tanınmış ve saygın isimlerdir. Pek çoğunu tanıyorum ve her birine merhabam, sevgim ve saygım vardır. Kısaca Sayın Civelek’e eşlik edenlerin kişiliklerini ve etiketlerini önemsiyorum. Ancak aday adaylığı müracaatı da olsa, o salon dolmalı, coşku kapıdan içeriye, içeriden dışarıya taşmalıydı…

 

 

  Durup, düşünmek gerek…

 

 Elbette gereksiz ve abartılı törenlere karşıyım. Ancak böylesi bir açıklama da çok daha fazla sayıda partili olmalı, CHP Hatay Milletvekillerinden en az birinin de salonda, bankoda olması gerekirdi. Bana göre ortaya çıkan tablo önce Yusuf Civelek, ardından da CHP için oldukça düşündürücüdür… Geçtiğimiz dönem İskenderun Belediye Başkanı seçilen Yusuf Civelek, İskenderun merkezin oylarıyla başkan seçilmişti. Bu kez bir milyonluk Hatay seçmeni karşısında aday adayıdır. CHP Hatay İl Teşkilatı’nın küçük salonunu dolduramayan Başkan Civelek, nasıl olacakta yerel seçim sandıklarını CHP oylarıyla dolduracaktır? Durup, bir defa değil iki defa düşünmek gerek… Unutmadan, diğer belediye başkan aday adaylarına dilediğim başarıyı Yusuf Civelek’e de diliyorum…

 

 

 Başbakan Erdoğan, Suriye ve savaş çığırtkanlığı

 

 Ülkemiz siyasetinden sonra bugün son olarak giderek ısınan Ortadoğu’ya değinmek istiyorum. . Başbakan Erdoğan’ın komşu Suriye’ye yönelik savaş çığırtkanlığını kesin olarak doğru bulmuyorum. Kimyasal gazın kim ya da kimler tarafından atıldığı henüz net değildir. Bunun haricinde olası bir askeri müdahale ve olası bir savaş en fazla Türkiye’ye ve Hatay’a zarar verecektir. Binlerce insan yaralanacak, sakat kalacak belki de yaşamını yitirecektir. Hükümet, ateşe benzin dökmek yerine, akılcı olup, soğutma çalışmalarıyla akılcı davranıp, iç savaş yaşayan Suriye’nin iç işlerine karışmaktan vazgeçmelidir. Savaşa karşı olan her bir birey, elbette kimyasal gaza da karşıdır… Suriye ve Ortadoğu olaylarına mezhepsel, dinsel ve ‘ ille de benim dediğim olacak’ anlayışla yaklaşmak felaket, kan ve gözyaşı getirir…

 

 

 Yeni bir Dışişleri Bakanı gerek

 

 Cilvegözü ve Reyhanlı patlamaları anlayana çok şey anlatan kanlı eylemlerdi. Hükümet ve Başbakan Erdoğan, Mısır ve Suriye halkıyla birlikte Türk halkını ya da dünya barışını korumak adına sorunu diplomasiyle çözme gayretinde olmalı ve peşin yargılardan uzaklaşıp, daha becerikli, ufku geniş daha donanımlı bir Dışişleri Bakanıyla yoluna devam etmeli, bugünkü Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu dinlendirilmelidir…

 

 

 

 
Diğer tüm yazıları için buraya tıklayın!
Adınız
:
Mail
:
Mesajınız
:
Bu içeriğe ilk siz yorum yapın!
yazar'ın diğer yazıları
makale kategorileri
öne çıkanlar
deneme bonusu güncel giriş