Merhaba, sizlere bu sayfadan ilk defa sesleniyorum. Öncelikle ramazan-ı şerifleriniz hayırlı ve bereketli olsun. Eskiden televizyonlarda ramazan eğlenceleri olurdu. İftara yakın başlardı. Meddah çıkar orta oyunundan küçük kıssadan hisseler anlatırdı. İnsanlar çok eskilerde ramazan akşamları orta direk denilen tiyatrolara giderlermiş. Orada meddah ve Karagöz oyunları izlerlermiş. Ben o günleri görmedim. Ama bizim sokakta bir Ayşe ablamız vardı. Sokağımızın girişindeki değirmenin penceresine perde çekip, bizlere gölge oyunları izletirdi. Aynı karagöz gibi. Çok eğlenirdik. O günleri yazmaya başlayınca aklıma tepsi içerisinde şekerleme satan amcayı ve nefis şekerlemelerini hatırladım. Kamış çubukları şekerlemelere daldırır kıvırarak bir top yapıp verirdi. Dünyalar bizim olurdu. Ramazan gülü ve susam sekerini çok özlüyorum. Neyse bu kadar nostalji yeter değil mi?
Bildiğiniz gibi 12 Eylül’de referandum var. Bu referandum bir seçim değil. Ne hükümet değişecek, ne de muhalefet. Sizlere referandumla ilgili küçük bir karagöz yazısı hazırladım. Dilimin döndüğü kalemimin yazdığınca neden HAYIR diyeceğimi/ diyeceğimizi (öyle umuyorum) anlattım.
Hacivat - Bre Karagöz’üm günaydın, hayırlı sabahlar olsun.
Karagöz - O dediğinden sana da olsun.
Hacivat - Karagöz’üm duydun mu? Referandum yapılacak.
Karagöz - Refik’in damı yakılacak?
Hacivat – Yok, Karagöz’üm. Referandum yapılacak.
Karagöz – Nedir bu referandum? Yenir mi?
Hacivat – Hükümet yeni anayasa çıkarıyor. Meclisten geçiremediğini bize soruyor.
Karagöz – Baba yasayı ne zaman çıkarıyorlar?
Hacivat – Karagöz’üm sulandırma.
Karagöz – Hacivat’ım asıl sen uyuma.
Hacivat – Ne yani? Sen biliyor muydun?
Karagöz – Tabi biliyorum. Bu referandum çıkarılacak olan Baba yasanın öncüsüdür.
Hacivat – Nasıl? Karagöz’üm anlatır mısın?
Karagöz – Bak hacı cav cav, iktidara geldiklerinden beri bir takım yapılanmaya başladılar. Devletin kurumlarını çalışamaz hale getirdiler. Orduyu çok yıprattılar. Halkın orduya olan güvenini yıkmak için ellerinden geleni yaptılar.
Hacivat – Eee?
Karagöz – Ordu komutanları Ergenekon’dan tutuklanıp, terörist muamelesi görürken, dağdaki terörist için sınırda mahkeme kurdular. Halaylarla karşılamalara göz yumdular.
Hacivat – Karagöz’üm, geç bunları da referanduma gel.
Karagöz – Referandumla yarım kalan yapılanmalarını tamamlayacaklar. Yani yargıyı da siyasetin içine çekecekler. Taraf yargı oluşturulup kendi yargılanmalarının önünü kapatacaklar.
Hacivat – Karagöz’üm, iyi yönü yok mu bu yasaların?
Karagöz – Bir iki madde var? Ama onlar referandumun makyajı.
Hacivat - Karagöz’üm, 12 Eylül darbecilerinin yargılanmalarının önü açılacak deniyor.
Karagöz – Ahh! Hacı cav cav, sende buna inanıyor musun? Hiçbir yasa geriye dönük işlemez. Resmi gazetede yayınlanıp yürürlüğe girdiği tarihten sonra bir darbe yapılacak olursa onların yargılanmalarını sağlar. Kaldı ki; 12 Eylül darbesinin üzerinden 30 yıl geçti. Zaman aşımını bile geçti.
Hacivat – Karagöz’üm, saadete gelelim.
Karagöz – Saadeti karıştırma. Onunla dargınım.
Hacivat – Yanlış anladın Karagöz’üm, sonucu bağlayalım dedim.
Karagöz – Somuncuyu niye bağlayalım?
Hacivat – Karagöz’üm, referandumda oyun ne olacak?
Karagöz – Hacı cav cav bu soru sorulur mu? Tabi ki; HAYIR olacak!
Hacivat – İyi düşündün mü? Neden HAYIR!
Karagöz – Önce vatanım için, Bayrağım için, ülkemin bölünmez bütünlüğü için, Başka TÜRKİYE olmadığı için HAYIR! Diyeceğim. Demeliyiz.
Hacivat – Karagöz’üm, sağ ol. Sayende bende aydınlandım. Benim de oyum HAYIR olacak.
Karagöz – Evet, hacı cav cav. HAYIR’DA HAYIR VARDIR…
Hacivat – Yırtık perdeyi aydınlattık sizleri, Koşup aydınlatın sizde çevrenizi. Ben de gidip oyumu kullanayım hemen.
Gelin birlikte bu oyunu bozalım. Ülkemiz üzerinde dolaşan akbabaları birlikte kovalım. Ülkemizin bölünmez bütünlüğü ve özgürce yaşayacağımız bu güzel vatanımız için Hayır diyelim. Yargının bağımsız kalması için, asillere dokunulurken, vekilleri daha da dokunulmaz kılmamak için Hayır diyelim. Herkes fikrinde ve eyleminde özgürdür. İstediğiniz oyu kullanabilirsiniz. Ama bu yazdıklarımızı göz ardı etmeyelim. İyi düşünün… Oy sizin… Vatan hepimizin… Ve Başka TÜRKİYE yok!

 

Diğer tüm yazıları için buraya tıklayın!