Skip Navigation Links
Enerjisa-Toroslar

Mobesa Kamerası Kayıtları Adaleti Sağlayacak

Bir Yıl Önce Belen'de 5 Kilo 45 Gram Uyuşturucu İle Yakalanan Ve Tutuklanan Çift 8 Yıl 9 Ay Hapse Mahküm Edildi.

Gündem   A+a-


Bir Yıl Önce Belen’de 5 Kilo 45 Gram Uyuşturucu İle Yakalanan Ve Tutuklanan Çift 8 Yıl 9 Ay Hapse Mahküm Edildi.
Uyuşturucu Dolu Çantayı Polise Teslim Ettiklerini İddia Eden Çiftin İddialarını Doğrulayacak Belen Emniyetine Ait Güvenlik Kamerası Görüntülerine Silindiği Gerekçesiyle Ulaşılamıyor
Ceza Evinde Olan Çiftin Ailesi Temyiz Aşamasında Olan Davanın İncelenmesini İstiyor
Yusuf Alın”Kardeşim Ve Eşi Masum, Emniyet Güvenlik Kamerası Görüntüleri Ortaya Çıksın Gerçek Görünecek, Türkiye Cumhuriyeti Yetkililerinden Adaletin Sağlanmasını İstiyoruz”

 


Hatay’ın Belen ilçesinde 14 ay önce yolda buldukları uyuşturucu dolu çantayı teslim ettikleri Belen Emniyet Amirliğinde göz altına alınan ve çıkarıldıkları mahkemece 8 yıl 9 ay hapse mahkum edilen genç çifti ceza evinden, silindiği belirlenen Güvenlik kamerası görüntüleri kurtaracak.

 

12,05,2009 Tarihinde Hatay’ın Belen ilçesinde yaşanan olayda iddialara göre Bülent Alın hamile olan eşi Kadriye Aşık ile birlikte Antakya’dan Belen istikametine giderken Kıcı köyü mevkiinde yol kenarında buldukları okul çantasını yanlarına aldılar. İçerisinde uyuşturucu olduğunu anlayınca panikleyerek çantayı yaklaşık iki kilo metre ilerideki Belen Emniyet Amirliğine götüren Bülent ve Kadriye çifti çantayı yol denetimleri yapmakta olan görevli polis memurunu teslim ettiler ve motosikleti emniyet önüne park ederek ifade vermek üzere Emniyet binasına girdiler. Fakat iddialarına göre polisi çantayı bulduklarına inandıramadılar ve göz altına alındılar. Daha sonra mahkemeye sevk edilen Bülent Alın ve eşi Kadriye Aşık tutuklanarak ceza evine gönderildiler. Yaklaşık bir yıl süren duruşmalar sonrasında çift ayrı ayrı 8 yıl 9 ay hapse mahkum edildiler. İlk günden bu yana Bülent ve Kadriye’nin masum olduklarına inanan Alın ve Aşık ailesi Adaletin yerine gelmesi için çalmadık kapı bırakmıyorlar. Hazırladıkları dosyaları Cumhurbaşkanlığına, Başbakanlığa , İç işleri Bakanlığına, Adalet Bakanlığına ve Emniyet Genel Müdürlüğüne gönderen Alın ailesi şu ana kadar bir cevap alabilmiş değiller. İskenderun Gazeteciler Cemiyetinde basın toplantısı düzenleyerek başlarından geçenleri basına ve kamuoyuna açıklayan Alın ve Aşık aileleri Belen Emniyet Amirliğinin güvenlik kamerası görüntülerinin ortaya çıkartılmasını istiyorlar. Halen Antakya kapalı ceza evinde hükümlü olarak yatmakta olan Bülent Alın’ın abisi Yusuf Alın yaptığı konuşmada MİT görevlisi bir kişi dahil Belen Emniyet Amirliğinde görevli bazı polis memurlarının da kardeşinin suçsuz olduğunu bildiklerini iddia ederek şöyle konuştu”
Belen Emniyet Amirliğinde görevli polisler kardeşimi kendilerinin yakaladıklarını iddia ediyorlar. Böyle bir durumda polis delil olarak güvenlik kamerası görüntülerini neden mahkemeye delil olarak sunmuyorlar. Biz avukatlarımız aracılığıyla olayın olduğu ilk günden bu yana kamera görüntülerinin mahkemeye sunulmasını istedik fakat bize verilen cevap görüntü kayıtlarının silindiği yönünde oldu. Bir jandarma yetkilisiyle yaptığımız görüşmede kamera kayıtlarının bulunduğu bilgisayarın kriminal labratuvarda silinen görüntüleri ortaya çıkartabileceklerini söyledi ve bizim dilekçe vermemizi istedi. Dilekçe vermemize rağmen bu konuda bir ilerleme kaydedemedik”

Yaşanan olay şaka gibi

Olayın yaşandığı tarihte Kadriye Aşık’ın 8 aylık hamile olduğunu kaydeden Yusuf Alın “ göz altı sürecinde kardeşim Bülent çantanın kendisine ait olduğu yönünde ifade vermesi için işkenceye maruz kaldı dayak yedi. Hatta kardeşimi döven bir polis komiseri bana “kardeşine inanmadım ve birkaç tane vurdum hakkınızı helal edin ve tüm gece vicdan azabından yatamadım kardeşinin suçlu olduğuna inanmıyorum bu işte bir iş var” dedi. Gelinimiz Kadriye’ye ise dua et hamilesin yoksa sana yapacağımızı bilirdik gibi sözler sarf edilmiş. Belen Emniyet Amiri Ali Namlı’nın çok iyi birisi olduğunu biliyoruz ama bir komiser yardımcısının sarf ettiği sözler aslında olayı her şeyiyle gözler önüne seriyor. Komiser yardımcısı Baro’nun tayin ettiği avukatın yanında “bize bir suçlu lazım değimli avukat bey deyip bu kişide sensin deyip kardeşime suçu yüklemeye çalışıyor. Ve bu konuşmayı Avukatın önünde yapıyor. Kardeşimin eşine bu işi kocanın üzerine at kurtul yoksa çocuğunu ceza evinde büyütürsün diyor şaka gibi gelişen bu olay kardeşimin üzerine kaldı. Gelinimiz ceza evinde erken doğum yaptı ve doğduğunda sağlam raporu verilen ve erken doğum olduğu için küvezde tutulmak yerine tekrar ceza evine gönderilen Muhammet Onur isimli bebeğimiz ceza evinde sarılık geçirdiği ve zamanında müdahale edilmediği için şimdi bedensel engelli. Her bakımdan mağdur durumdayız. Kardeşim gelinimiz suçsuz yere ceza evinde yatıyor yeğenimiz ise ihmallerden dolayı engelli biri oldu.


MİT Görevlisi her şeyi biliyor


Yusuf Alın kendisini bize Ethem Nergiz olarak tanıtan ve MİT görevlisi olduğunu bildiğimiz kişi kardeşimin çantayı nerden aldığını polise nasıl teslim ettiğini her şeyi bildiğini anlattı ve biz bu konuşmayı ses kaydı olarak mahkemeye sunduk bunun yanı sıra MİT görevlisin fotoğrafını kullandığı aracın plakasını delil olarak sunduk fakat Mahkeme bunları dedil olarak kabul etmedi ve Ethem Nergiz adında bir görevlinin olmadığı cevabını bize verdi. MİT görevlilerinin gerçek kimliklerini gizlediğini herkes bilmektedir. Türk adalesine güveniyoruz ve hakkımızı sonuna kadar arayacağız. Eğer sonuç alamazsak Avrupa İnsan Hakları Mahkemelerine bu davayı taşıyacağız” dedi.

 

Anne Fatma Alın “Adalet İstiyorum”

Antakya kapalı ceza evinde tutuklu bulunan Bülent Alın’ın annesi Fatma Alın ise yaptığı açıklamada Belen Emniyet Amirliği güvenlik kamera kayıtlarının ortaya çıkartılmasını isteyerek “ benim oğlum suçlu ise gerekirse 20 yıl ceza versinler. Ama benim oğlum masum bulduğu uyuşturucuyu gizli kapaklı teslim etmedi polise, iki tane güvenlik kamerasının altında teslim etti. Bu görüntülerin neden ortaya çıkartmıyorlar. Görüntüler çıksın ortaya kim suçlu kim masum anlaşılacak. Ben Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinden Adaleti sağlamalarını istiyorum. Adaletimize güveniyoruz yapılan bir yanlışlık var haksızlık var bu çözülmeli. Oğlum gelinim ceza evinde torunum ise ihmaller yüzünden sakat. Böyle bir acıya hangi Anne dayanabilir” dedi.

 

Ceza Evinde nikah


Olayın meydana geldiği tarihte resmi nikahları olmayan Bülent ve Kadriye çiftinin nikahları ise Antakya kapalı Ceza evinde kıyıldı. 8 yıl 9 ay hapse mahkum edilen Anne Baba suçsuz olduklarının ispatı için gün sayarken, Anne Annesi Sıdıka Aşık’ın kucağında olup bitenlerden habersiz Basın toplantısına katılan Muhammet Onur ise eğer dava temyizde onaylanırsa 8 yıl 9 ay boyunca Anne Babasız büyüyecek.
 

Adınız
:
Mail
:
Mesajınız
:
Bu içeriğe ilk siz yorum yapın!
son gelişmeler
öne çıkanlar
deneme bonusu güncel giriş