MHP İskenderun Belediye Başkan Aday Adayı İbrahim Gül;
“İskenderun’un Umut Işığı MHP Olacaktır”
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İskenderun Belediye Başkan Aday Adayı İbrahim Gül, MHP’nin İskenderun’da sürdürdüğü seçim çalışmalarından dershanelerin kapatılma kararına ve Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) aldığı kararlar ile ilgili açıklamalarda bulundu.
“Halk Bir Çok Sıkıntı İle Boğuşuyor”
MHP’nin İskenderun’da seçimi almak adına kararlı olduğunu söyleyen İbrahim Gül; “MHP İskenderun’da seçim almak için kararlı. Aday kim olursa olsun hiç fark etmez. Hedefe odaklandık. Sırt sırta vererek MHP’nin yerel iktidarını 30 Mart günü gerçekleştireceğiz. Genel manada yaptığımız çalışmalar bizi şunu göstermektedir. İskenderun halkı gerçekten büyük sıkıntılar içerisinde.
Gençlerimiz geleceğinden umutsuz durumda. İşçimiz, memurumuz, emeklimiz sıkıntılarla boğuşmakta. Esnafın dönmeyen çarkı herkesi bunalım içine geçirmiştir. İşin sevindirici tarafı vatandaş bir umut ışığı arıyor. İnşallah bu umut ışığı Milliyetçi Hareket Partisi ile oluşacaktır” dedi.
“Dershaneler Kapatılacaksa Sınavlarda Kalksın”
Dershanelerin kapatılma kararı ile ilgili olarak ülke eğitiminde sınav geçişli bir sistem olduğuna vurgu yapan İbrahim Gül; Dershanelerin kapatılmasıyla ilgili olarak baktığımız zaman, dershanelerin kapatılmasına eğitim sistemine ne gibi bir katkı getirecek. Şimdi sınav sistemine dayalı bir üniversite girişi olan bir ülkede dershanelerin ortadan kaldırılması acaba haksız bir rekabeti getirmeyecek mi? Bunlara bakmak gerekiyor. Eğer dershaneler kaldırılacaksa eğitim sisteminde ki sınavların kaldırılması gerekiyor. Sistem bu şekilde olursa dershanelerin kapatılması mantıklıdır. Aksi durumda yanlıştır” şeklinde konuştu.
“YSK Birilerinin Emir Eri Değildir”
YSK’nın birilerinin emir eri olarak hareket ettiğini işaret eden İbrahim Gül; “Türkiye Cumhuriyeti devleti demokratik devlet olmaktan hızla uzaklaşmaktadır. Bir diktatörlüğe doğru adım adım ilerlemekteyiz. YSK tarafından alınan son kararlar da bir yasanın bir kanunların yok sayıldığı bir ülkede yaşadığımızı ortaya koymaktadır. Bundan önce ki tüm seçimlerde özellikle belli bakanlıklar seçime girerken görevlerini bırakmak zorundaydı. Bugün yerel seçimlerde aday olan bakanlıkların görevi bırakmak gibi bir mecburiyet olunmadığının kararı alındı. Bu manada bu işi çok tehlikeli buluyoruz. Düşünün ki bir bakan makam aracıyla, korumalarıyla, devletin bütün olanaklarıyla seçime girecek ve karşısında mücadele edecek arkadaşımız ise bu imkânlardan yoksun bir mücadele sürdürecektir. Bunun neresi hak? Bunun neresi adalet? Bunun neresi demokratiklik? Bir an önce YSK bu karardan geri adım atmalıdır. YSK birilerinin emir eri değildir. YSK Türk kanunun ve Türk hukukunun uygulayıcı bir meclisidir” açıklamalarına yer verdi.
