Değerli basın mensupları Hatay ve Bölgemizde Yaşanan Pamuk Hasadı ile ilgili çiftçilerimizin karşılaştığı sorunlar ve çözümlerini dile getireceğimiz basın açıklamamıza hoş geldiniz.
Alın Teri Ve El Emeği
İçerisinde bulunduğumuz Eylül-Ekim ayları aynı zamanda pamuk hasadının başladığı günlerdir. Sözlerimin başında alın teri ve elinin emeği ile tarımsal üretim yapan, yaptığı üretimle de ülke ekonomisine büyük katkı sağlayan tüm çiftlilerimize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Türkiye İlk On Ülke Arasında
Pamuk bitkisinin hem ülkemiz açısından hem de dünya genelinde stratejik öneme sahip olduğunu hepimiz biliyoruz. Sadece uygun iklim şartlarını sağlayan ülkeler tarafından ekimi yapılan bu bitki, üretimi yapılan ülkelere önemli katkılar sunmaktadır. Pamuk, üretimi yapılan ülkeye sağladığı katma değerin yanı sıra önemli ölçüde de istihdam sağlamaktadır.
Böylesine önemli bir ürün olan pamuğun dünya üretiminin % 80’ine yakını Türkiye’nin de içinde bulunduğu az sayıda ülke tarafından gerçekleştirilmektedir. Pamuk ekim alanları itibari ile Türkiye dünya genelinde ilk on ülke arasında yer almaktadır.” Diyerek devam etti.Kaşıkçı; “İşte bu sebepten dolayı da pamuk üretimi yapılan ülkeler tarafından pamuk üreticisi önemli ölçüde desteklenmektedir. Ülkemizde de gerek pamuk ekim alanlarının artırılması ve gerekse de üreticinin desteklenmesi konusunda önemli çalışmalar yapıldığını bilmekteyiz. Yapılan bunca çalışmaya rağmen ülkemiz pamuk ihtiyacını hala tam olarak karşılayamamaktadır.
Her yıl önemli ölçüde pamuk ithalatı yapılarak bu açık kapatılmaya çalışılmaktadır. Bu da ülkemize artı maliyet doğurmaktadır.
Kaşıkçı; “İşte tam bu noktada pamuk hasadının başladığı bu günler de Hataylı çiftçilerimizin karşı karşıya kaldığı sıkıntılar ve bu sıkıntılara yönelik çözüm önerilerimizi sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Üzülerek belirtmek isterim ki ürün hasadının başlaması ile birlikte rekolte ve fiyatların nerede ise bir önce ki yıla göre yarı yarıya düşmesi çiftçimizin sonbahar olan hasat mevsimini karakışa çevirmiştir.
Hataylı Çiftçimizin, Pamuk sezonu boyunca bin bir zahmet ve emeğe katlanıp alacağı ürünle kurduğu planlar nerede ise alt-üst olmak üzeredir. Bir önce ki yıla göre artan maliyetlerin yanında bu yıl ki düşük rekolte ve fiyatlara önlem alınmaz ise bu meselenin sosyal bir yara haline dönüşmesinden endişe duymaktayız.” diye ifade etti.
Rekolte De Büyük Düşüş Var
Geçen yıl dönüm başına 550-600 kg civarında elde edilen ürün verimliliği bu yıl hasadın başlaması ile birlikte 300-350 kg seviyesine düşmüştür. Rekoltede ki bu düşüş tüm pamuk ekim bölgelerin de gözlenmektedir.
Rekolte deki bu düşüklüğe karşılık oluşacak arz talebinin fiyatları arttırması beklenirken aksine fiyatların geçen yıl ki seviyenin nerede ise yarısına tekâbül eden rakamlara inmesi çiftçinin zor durumundan istifade eden fırsatçıların harekete geçtiğini göstermektedir.
Çiftçimiz geçen yıl dönüm başına 550-600 kg ürün alıp elde ettiği ürünün kilogramını 4,5 TL civarında satarken bu yıl hasadın başlaması ile dönüm başına ancak 300-350 kg ürün elde edip kilogramını 2.80-3 TL arasında satabilmektedir.
Görüldüğü gibi hem rekolte açısından hem de ürünün fiyatı bakımından geçtiğimiz yıla oranla yarı yarıya düşüş vardır. Çiftimiz geçen yıl ki ürün verimliliğine ve fiyat aralığına bul yıl ulaşmış olsa dahi hali hazırda zaten birçok sıkıntı ile karşı karşıya kalacaktı.
Ancak beklenmedik rekolte ve fiyat düşüklüğü önceki sıkıntılarına çözüm arayan çiftçiyi tümüyle çaresiz bırakmıştır.