Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha, 2019 asgari ücreti temel alınan “Toplu İş Sözleşmesi” imza töreninde yaptığı konuşmanın ardından dakikalarca ayakta alkışlandı.
Duygu dolu anların yaşandığı imza törenine Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha’nın yanı sıra, DİSK Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan, CHP Arsuz İlçe Başkanı Faik Çekin, Genel-İş Sendikası Mali İşler Daire Başkanı Mehmet Güleryüz, Genel- İş Hatay Şube Başkanı Yusuf Berkyürek, Meclis Üyeleri, Başkan Yardımcıları, Birim Müdürleri ve tüm
arsuz belediyesi personeli katıldı.
Arsuz belediyesi bünyesinde çalışan ve sonradan kadrolu işçi statüsüne geçen çalışanların sendika üyesi olması sözleşmesini önemsediklerini belirten Başkan Culha, “ Bizler hayatın her alanında örgütlenmekten yanayız. Başarılı bir toplum olabilmek için mutlak suretle örgütlü bir toplum olmak gerekir. Bizim belediye başkanlığı süremiz bir ay sonra bitecek. Biz son sözleşmeyi imzalayacağız. Ama biz böyle havadan gelen bir belediye başkanı değiliz. Benim bu partide 42 yıllık bir geçmişim var, 10 yıllık meclis üyeliğim, şu an beraber yaşadığımız bir belediye başkanlığı görevim var. Bunun dışında 11 yıl Elektrik Mühendisleri Odası başkanlığım var. Gerek işçi gerek memurluk hayatının her alanında yer almış bir kişiyim. Ama en önemlisi emekten yana duruş sergileyen bir kişiyim. Belediye başkanlığım süresi içerisinde bunu hiçbir zaman göz ardı etmedim. Sürekli emekten yana, emekçiden yana bir duruş sergiledik. Ben göreve başladığım tarihte bizim asgari ücretli arkadaşlarımız 900-950 lira alıyordu. Biz ikinci maaşı 1500 lira ödedik. Benim parti genel merkezim bir yıl sonra asgari ücret 1500 lira dedi. Ben partimin telaffuzundan bir yıl evvel 1500 lirayı geçici arkadaşlara veriyordum. İkinci önemli husus da geçmiş belediyelerde, Türkiye genelinde doldur boşalt uygulaması vardı. Ta ki şu anki mevcut iktidarın işçileri kadroya alma kararına kadar. Biz geldikten beri arkadaşlarımız kesintisiz görevine devam etti. Yani biz kadroyu geldiğim gün verdik. Ben göreve geldiğim ay bazı mesai arkadaşlarımız maaşını almamıştı. İlk işimiz bunu acil ödemek oldu. Bazı emekli olan arkadaşlarımız tazminatı alamadıkları için yargı sürecine taşımıştı. Onlarla görüşerek davayı geri çekmelerini ve kıdem tazminatını ödeyeceğimizi belirttik ve ödedik. Biz 59. Maaşı ödedik ve hiçbir gecikme yaşamadık. İnşallah martta da 60. Ve kendi adıma son maaşı ödeniş olacağım.
“Hatay’da En Yüksek Maaşı Veren Belediyeyiz”
İlk işimiz personel müdürümüzle personel maaşlarını ayarlamak, ondan sonra geri kalan para ile yatırıma harcıyorduk. O şekilde hareket ettik ve inşallah arkadaşlarımız bu şekilde çalışma hayatlarına devam ederler. Hatay’da en yüksek maaşı veren belediyeyiz. Herkes burada çalışmak istiyor. Bu güzel bir duygu tabiki. Ben arkadaşlarımızın bu ücreti hak ettiklerini düşünüyorum. Keşke koşullar el verse de daha da fazla bir ödeme yapabilsek. Sözleşmede göreceksiniz yine bir artış söz konusu. İnşallah bundan sonra gelen arkadaşlarımız aynı vizyonda hareket ederler. Sayın genel başkanımız yine asgari ücret 2200 TL olmadı dedi. Şu anda bizde en az alan 2500 TL civarı alıyor. Yine biz genel merkezimizin önündeyiz.
Çok siyası konuya değinmek istenmiyorum ama bu siyaset öyledir. Belli bir dönem seçilirsiniz, bir daha aday olursunuz, bir daha seçilirsiniz ya da seçilmezsiniz. 5 yıllık görev süresi içerisinde aslolan görevinizi layıkıyla yerine getirmenizdir. Ben bu beş yıllık süre içerisinde başta kendi şehrimle, kendi kendimle, sonra siyasi örgütümle, çalışma arkadaşlarımla, sendikamla barışık bir süreç yaşadım. Başta çalışma arkadaşlarıma, ilçe başkanıma, yardımcılarıma, müdürlerime, sendika başkanına herkese teşekkür ediyorum. Belirli bir vizyon dahilinde çalıştık. Bu beş yıl içerisinde bu kente çok ciddi projeler kazandırdık. Tabiki bu ekip işidir. Belediye başkanının tek başına yapacağı veya yaptığı işler değildir. Herkes bir ucundan tutmuştur. Herkes bir katkı sunmuştur,” şeklinde konuştu.
Ülkenin zor bir süreçten geçtiğini belirten DİSK Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan, “ Hem demokrasi hem de emek adına, emek üreten bizler, sizler adına zor bir süreçten geçiyoruz. Bu zorluk hayatın her alanında var. Ama üretenler çalışanlar adına, özellikle bu kanun hükmünde kararnameler ve benzer emek düşmanı saldırılar karşısında bizlerde etkilendik. Toplu sözleşmelerde hak ettiğimiz, alın terimizin karşılığı olan haklarımız için de bizleri oldukça zorladı. Bizim üyelerimizin de içersin de olduğu kadroyu hak eden 450 bin belediye işçisi hak ettiği kadroyu alamadı. Özgür toplu sözleşme hakları gasp edildi. Dört artı dörde mahkûm edildi. Bu hukuksuzluğun bu keşmekeşliğin içerisinde bu güzel Arsuz’umuzda, bu güzel manzarayı yaratan ve bu sorunu da inisiyatif koyarak aşan başta belediye başkanımıza ve bu toplu sözleşmede emeği geçen bütün arkadaşlarımıza ben teşekkür ediyorum,” dedi.
“Şu An İtibarı İle Hiçbir Alacağımız Yoktur”
Türkiye siyasetinin şu anki durumda karışık olduğunu ve bugünün tarihi bir gün olduğunu ifade eden Genel- İş Hatay Şube Başkanı Yusuf Berkyürek, “ Arsuz belediyemizde, sayın belediye başkanımız geldiği günden bu güne kadar işçi arkadaşların hak edişleri ile ilgili en ufak bir tereddütte girmemiştir. Ve şu an itibarı ile hiçbir alacağımız yoktur. Kendisine hepinizin adına teşekkür ediyorum. Kadrolu arkadaşların toplu iş sözleşmesi iki yıllık yapılmıştı. Şirketteki arkadaşlar için sözleşme bitiş tarihi 30 Haziran 2020 şeklinde şekillendirilmiştir. Bu toplu iş sözleşmesinin en önemli kısımlarından bir tanesi asgari ücret farkının ödenebilmiş olmasıdır. Neden önemlidir, çünkü gerçekten belediyenin bütçesinin kıt imkânlara sahip olduğunu biliyorum. Belediye başkanımız açık ve net olarak bu yönde kararlılığını ortaya koymuştur,” ifadelerini kullandı.