Bundan tam 38 yıl önce 12 Mart darbeci yönetimince idam edilen Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını anma dolayısıyla İskenderun Boyacılar Parkında basın toplantısı düzenleyen Emek ve Demokrasi Platformu Üyeleri, “Yaşasın Türk ve Kürt hakların kardeşliği” diyerek Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını andılar.

“İdamları esasen bir katliamdır”
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının her şeyden önce inandıkları dava uğruna öldüklerini dile getiren Emek ve Demokrasi Platformu Sözcüsü Sadullah Çağlar, “Hiçbir şekilde cinayet işlemeyen Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamları esasen bir katliamdır. Ne diyordu bu gençler? Özerk üniversite diyorlardı, bağımsız ve bilimsel eğitim diyorlardı. Felsefeye dayalı öğretim diyorlardı. Bağımsız Türkiye diyorlardı. Bu masumca istekler miydi idamlarını gerektiren? Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının yaktığı ışık Türkiye İşçi sınıfının yolunu aydınlattı. 15-16 haziranda Türkiye İşçi Sınıfı ayağa kalkarak sermayenin barikatlarını yıktı. Bu durum egemen sınıfları ürküttü. Denizlere ölüm cezası veren Ankara Sıkı Yönetim Mahkemesi Başkanı General Ali Elverdi’nin feci şekilde öldüğünü gazeteler yazdı. Acaba bu kişi yaşıyor muydu? Tarihsel süreç onları bir kez daha haklı çıkarttı. Evet, Deniz ölüme giderken bile ‘Yaşasın Türk ve Kürt Halkların kardeşliği’ çığlığı atarak evrenselliği ile ölümsüzleşti” dedi.