Skip Navigation Links

Gazeteci Fatma Durmuş anılıyor!

19 Nisan 2000 tarihinde elim bir trafik kazası sonucu yaşamını yitiren Gazeteci Fatma Durmuş, ölümünün 11. Yılında anılıyor.

Gündem   A+a-

19 Nisan 2000 tarihinde elim bir trafik kazası sonucu yaşamını yitiren Gazeteci Fatma Durmuş, ölümünün 11. Yılında anılıyor.

Payas Beldesinde geçirdiği trafik kazası sonucu hayata gözlerini yuman, OLAY Gazetesi Kurucusu ve İskenderun Gazeteciler Cemiyeti Üyesi Gazeteci Merhume Fatma Durmuş ölümünün 11. Yılında tüm sevenleri ve meslektaşları tarafından anılıyor.
İyilikseverliği ve saygın kişiliği ile insanların gönlünde taht kuran Fatma Durmuş’u 19 Nisan 2000 tarihinde elim bir trafik kazasında hayatını kaybetmişti. Fatma Durmuş’un vefatı İskenderun’da, çevre ilçe ve illerde derin bir üzüntü yaratmıştı.

 

 

Trafik Kazasında hayatını yitiren Gazeteci Fatma Durmuş'un kardeşi Gazeteci Nihat Durmuş'un ablası için kaleminden dökülen satırlar şu şekilde ;


Seni sevmek özlemi (11.yıl)

Sen görmüyorsun, gittiğin dünya her geçen gün daha iyi bir yer haline gelmiyor…
O günlerde de, dünyada adi pazarlıklar, para karşılığı duygularını satan insanlar doğuyordu, ölüyordu ve bugün de yine fazlasıyla doğuyor, tüm iyi niyetlere karşı nankörlükler, haince tuzaklar, ölümler, açlık, yoksulluk, kan, savaşlar, hırslar, kıskançlıklar, vahşet, dehşet ve akla gelebilecek bütün insani pisliklerle doldu dünya, arttı, azalmadı. İnsan hayvansız kudurdu…
Sen görmüyorsun, bizler senin bıraktığın yerde ve zamanda kalmıyoruz. Bizlerin saçları neredeyse bembeyazı buldu, bizlerin vücudu yorgun ve aç, bizlerin çocukları büyüdü koca adamlar oldu, bizler ama… henüz -çok şükür- ölmedik ve seni sevmek özlemiyle dolu, dolu, dolu…
Sen görmüyorsun, seni yaşatmak için çaba sarf eden insanları… 11 yıldır sensiz de seni sevdi. Seni sevmek özlemiyle doldu. Sana duyurabildiğini sanarak yazılar döktü, kâğıtlara. Gözyaşları saldı sana doğru. Yarın sana kavuşmak özlemiyle doldu. Seni bedensiz var etmeye çabaladı tam 11 yıl oldu…
Sen duymuyorsun, sana haykırdı anan her gün, dualar etti, sana namazlar kıldı, sanaydı duaları, sana uyudu, sana uyandı. Ama yetişmiyor sana sesimiz, bekliyoruz gelmiyorsun. Yıllar geçti mevsim mevsim, bekliyoruz ama gelmiyorsun. Günler, aylar, yıllar uzun, bu kadar mı yollar uzun, bekliyoruz gelmiyorsun…
Aklıma bir sen düşersin aniden, ne kadar acı varsa seni sevmek özlemiyle dolarım. Her ne kadar duygu varsa, ne kadar zaman varsa, ne kadar insan varsa senin siman olsun isterim, sen olsun, sen ol. Ne kadar gün varsa önümde kalan seni sevmek özlemiyle geçsin. Ne kadar umut varsa seni özlemek olsun isterim. Ne kadar güzel şey varsa hayatta sana gelsin, seni bulsun isterim.
11 yıl. 11 koca yıl geçti gitti. Bazen boğulacak gibi oluyor insan ama devam ediyor yaşamaya, bu benim inadımdan değil, bu öylesine bir şey işte. İstemesen de yaşıyorsun, yaşamak zorundasın çünkü. Ömür dediğimiz şey hayata sunulmuş bir armağanmış, hayatta insana sunulmuş bir armağanmış. Eh be bacım, neydi derdi tanrının, senin armağanın böyle kısa olmuş. Senden alıp kime vermiş. Neden herkese cömert olan tanrı, sana cimri oldu? Kim hak ediyormuş da bunca uzun armağanı da sen etmedin. 95 yaşına kadar yaşayan hiç kusur etmedi de hep sen mi etmişsin kusuru, günahı. Neymiş ki günahın? Ne olmuşta sığdıramamışlar seni armağanlarının içine? Ne varmış ki biz hala sallıyoruz hayatın direksiyonunu, ne umut varmışta takarmışız emniyet kemerimizi, atarmışız vitesi beşe… Ne yarın sevdalısıymışız, ne alçaklık ve ne küfürbazlık etmişiz… Ne derdimiz varmış?
Seni sevmeyi özlüyorum, fakat asla seni özlemeyi sevmiyorum.
Özlemler vardır anlatılmaz gönülde yer eder, ama zaman gelir gözyaşları mürekkep olur duygular yazılır mısralara.
Okuyan gözler saygıyla eğilir bu duygulara…
MEKANIN CENNET OLSUN BACIM…

Adınız
:
Mail
:
Mesajınız
:
Bu içeriğe ilk siz yorum yapın!
son gelişmeler
öne çıkanlar
deneme bonusu güncel giriş supertotobet