İskenderun Belediye'sinde yaşanan ve üzüntü yaratan Elide Akçalı olayına kardeş yorumu geldi. İskenderun Şehit Pamir Caddesi üzerindeki bürosunda bir basın toplantısı düzenleyen Akçalı, ablasına kötü muamelenin yapılmadığını söyledi. Akçalı, ısrarlı sorular karşısında da, ablasının rahatsız olduğunu ve tedavi yönteminin de ailesiyle kaynaşması olarak gösterdi.
Elide Sabahoğlu'nun (60) geçen hafta belediye önünde yarattığı olayla ilgili birçok yayın organına yansıyan haberleri, kaymakam Cemil Aksak ve belediye başkanı Yusuf Civelek'in ardından Sabahoğlu'nun kardeşi ve İskenderun Belediye Meclisi Üyesi İbrahim Akçalı da yalanladı.
Olay sırasında Almanya'da olduğunu ve telefonla hem belediye başkanı Yusuf Civelek, hem özel kalem müdürü Mehmet Emin Dönmezer ve kendisini arayan gazetecilerle de görüştüğünü anlatan Akçalı, kente dönüşü sonrasında da hem Civelek ve diğer yetkililer, hem de özel güvenlik görevlileriyle görüştüğünü ifade ettiğini belirtti ve şunları söyledi: "Olayın yaşandığı yerde yakınlarım da varmış. Olanları görmüşler. Ablam, kendisini yere atmış. Ablamın saldırıya uğradığını, ona kötü davranıldığını düşünmüyorum. Ablama yönelik bir art niyet olacağı ihtimaline de inanmıyorum. Ablama bilerek yanlış şeyler yapıldığını da düşünmüyorum" dedi.
Olaydan bir gün önce İskenderun Belediyesi Özel kalem Müdürü Dönmezer'in ablası Elide Sabahoğlu ile 2 saat görüşme yaptığını, sorununun çözümü için dinlediğini kendisinin de bildiğini anlatan İbrahim Akçalı, basın toplantısına çok sayıdaki gazetecinin katılıp, ilgi göstermesine teşekkür etti. Ablasının yurtdışında yaşadığını ve İskenderun'a geldiğinde, geniş bir aile olmalarına rağmen aile yerine otelde kalmayı tercih ettiğini anlatan İbrahim Akçalı, yaşananlardan üzüntü duyduğunu söyledi. Ablasının gayrimenkulu bulunduğunu ve yıllar önce yol geçmesi için bir parça arsayı daha aldığını, ancak belediyenin eski yönetiminin iyi niyetle ve yol terki yapılmadan yolu açıp, asfaltlama yapınca ablasının arsasının cüzi bir ücretle kamulaştırıldığını, tepkisinin de buna olduğunu ifade eden Akçalı, şunları söyledi: "Ablam yurtdışında yaşadığı için ülkemizdeki bürokrasiyi bilmiyor. Bilseydi bu yola başvurur muydu? Hukuka giderdi. Bana veya ailemizin diğer üyelerine de gitmedi. Sorununun çözümü için halen resmi (dilekçeli) müracatı yok. O yaklaşımı da hem resmi başvuru değil, hem de tasvip etmiyorum. Olaydan önce 2 saat süreyle belediye özel kalem müdürüyle görüştü. Dün de belediye başkanımızla görüştü. Belediyeye müracat ettik. Belediye başkanımız da 'Hakkı varsa alır. Burası halkın belediyesi' dedi. Yaşananlardan üzgünüm. Ablama yanlış birşey, kasıtlı olarak birşey yapıldığına inanmıyorum."
Ablasının sağlık sorunu bulunduğunu da vurgulayan İbrahim Akçalı, "Ama o benim ablam. Yardımcı olacağım. Ablamın tedavisi de ailenin içine katılmaktır. Bu aile olayı ve bize bırakın ki, onu kazanalım" diye konuştu.