Skip Navigation Links

Metin Yıldız Sözünü Tuttu

Gelişim Hastanesi Sahibi Metin Yıldız için, “İskenderun’a Onkoloji Merkezi kazandırmadı” diyenler, hastaneyi ziyaret etmeyi düşünmüyorlar mı?

Metin Yıldız Sözünü Tuttu

Gündem   A+a-

İskenderun'da ilginç ve de gereksiz bir tartışma konusu yaşanıyor.

Ta, 4 yıl önce İskenderun Belediye Meclisi gündemine gelen ve sürümcemde kaldığı için Gelişim Hastanesi içinde konuşlanan Onkoloji Merkezi üzerinden bir yaygara kopuyor ki, akıllara ziyan..

Güleyim mi, kızayım mı bilemiyorum.

Ama olup bitenlere de üzülüyorum.

Çünkü o vakit ağzını bıçak açmayanlar, hatta Metin Yıldız'a haksızlık ediliyor diyenler, 1/25.000'lik, 1/5.000'lik ve 1/1.000'lik planlar kabul edilip, meclisten onaylanmasının 4 yıl sonrasında 'hani Onkoloji' demeye başladılar.

Oysa bugün yazıp çizenlerin, Gelişim Hastanesi içinde hizmet vermeye başlayan Onkoloji Merkezi'nin basın lansmanına katılan, çok değerli Onkoloji hocalarına da daha bir ay önce methiyeler düzen isimlerin olması ne gülünç..

Hatta içlerinden bir tanesi (Allah şifa versin) kanser tedavisi olan annesini Adana’ya götürmekten kurtuldu. Kanser hastası birçok insan bugün hastanede tedavi edilebiliyor. Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Egehan ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Sadık Muallaoğlu, Gelişim Hastanesi’nde görev yapmıyor mu? Bu durumla övünmeyecek miyiz?

Allah korusun hepimiz potansiyel bir kanser hastası değil miyiz?

Yarın başımıza ne geleceğini bilemeyiz, öyle değil mi? Metin Yıldız mertçe, cesurca sözünü tutup, Onkoloji Merkezi’ni İskenderun’a taşımadı mı?

Yazıktır, günahtır!

Bu karalama fasıllarını hakkettiğini düşünmüyorum.

Düşünsenize;

Değil 3 ay, 6 ay.. Ta 4 yıl önce tek kelime aleyhte yazmayan, konuşmayan, hatta

konuşanlara bile karşı çıkan mecmuanın 'akıllı' tayfası, nereden icap ettiyse, bugün o dönemin meclis üyelerine pek bir değer vermeye başladı.

Ne iş?

Dört yıl önce aklınız neredeydi diye sormazlar mı?

Beni asıl şaşırtan;

Onkoloji Hastanesi meselesini gündeme getirenlerin, geçmişte mecliste yaşananları bilen, hatta Gelişim Hastanesi Sahibi Metin Yıldız'la görüşen isimlerin olması..

Hafızaları 4 yıl öncesini hatırlamakta güçlük çekiyor sanırım. O halde bazı hatırlatmalarda bulunmakta fayda var. Şöyle ki;

En başından, Metin Yıldız'a ait Primemall AVM karşısındaki arazi 'sağlık ve ticari' alana dönüşsün diye bir çalışma vardı. Doğrudur orası yeşil alandı.

Burada İşadamı Metin Yıldız, 200 yataklı hastane ve Onkoloji merkezi olsun diye çok çabaladı. İstedi ki, Gelişim Hastanesi buraya taşınsın ve mevcut bina da otele dönüşsün. İskenderun Belediyesi'ne bu talep doğrultusunda dilekçeyle başvuruldu.

Ama sağolsun o dönemin Belediye Başkanı Dr. Yusuf Civelek pek oralı olmadı.

Derken, Ak Parti grubundan bazı isimler Metin Yıldız'la görüştü.

Aralarında Ak Parti'nin eski ilçe başkanlarından Musa Kurşun ve Meclis üyesi Ahmet Dönmez de vardı. Hatta Ahmet Dönmez arabulucuk görevi üstlendi.

Evet doğrudur, hastane yatırımı yapılsaydı.. Metin Yıldız, Pirinçlik'teki Sağlık Meslek

Lisesi için katkı sözü vermişti. Ama bu olayın sürekli ötelenip, mahkemelere taşınacağını nereden bilecekti. Neticede sürekli bir sorun, sürekli bir bahaneye bıktıracaklardı kendisini..

Ama daha öncesinde, o arazide belediyeye terkedilecek alanla ilgili Yusuf Civelek'in istekleri bitmiyordu. Metin Yıldız'dan, idare neredeyse yüzde 50 oranında terk istiyordu. Zorlayacaklar ya.. Hatırlarsanız, düne kadar aynı şeyi işadamı Nuri Üysen'e de yaptılar. Modern Evler'deki arazi için neredeyse yüzde 60'ın üzerinde bir 'terk' söz konusu oldu.

Neden? Bu istek ve talepler ne kadar adil?

Geçelim.. İdarenin serzenişleri gündeme geldiğinde bile o inanç ve azimle Metin Yıldız, Denizli Onkomer'in ruhsatını satın almış, Sağlık Bakanlığı'na başvurmuştu..

Bakanlık da, başvurunun ardından 1 yıl süre tanımıştı.

Öyle 'yap başvuruyu, 10 yıl sonra kur hastaneyi' gibi bir tölaransa sahip değil

hiçbir sağlık kuruluşu.. Kaldı ki, sağlık sektörü kar amacı gütmez. Yapılan yatırımların da karşılığı olmaz. Bunu çoğu kez Palmiye Hastanesi yetkililerin ağzından da işittik.

Peki, Metin Yıldız'ın suçu nedir?

Orada 200 yataklı hastane ve Onkoloji merkezi olsun istemedi mi?

Çabalamadı mı?

Koşturmadı mı?

Peki buna rağmen, Yusuf Civelek 'çekimser' oy kullanmadı mı?

Karar oy çokluğuyla geçse bile, ardından Mimarlar Odası, Ercüment Kimyon mahkemeye gitmediler mi?

Yürütmeyi durdurma kararı aldırmadılar mı?

Bu süre zarfında bakanlığın tanıdığı süre geçmedi mi?

Metin Yıldız da, bu olup bitenler karşısında geri çekilmedi mi?

Ama bu engellemelere rağmen verdiği sözü tutup, Gelişim Hastanesi bünyesinde 2012'de Onkoloji merkezi olsun diye girişimde bulunmadı mı?

Hatta bugün Onkoloji merkezini hizmete açmadı mı? Alanında uzman çok değerli hocaları İskenderun'a getirmedi mi? Kanser hastalarına umut olmadı mı?

Daha ne yapsın Metin Yıldız?

 

BU NE YAMAN ÇELİŞKİ?

Primemall AVM karşısındaki arazide illa ki, 'onkoloji' şartı aradığını bugün övünerek gündeme getiren Yusuf Civelek 'çekimser' oyu kullanmakla kalmadı, o vakit Gelişim Hastanesi bünyesinde kurulması planlanan 'Onkoloji Merkezi'nden haberdar olan, ruhsat talebine onay veren, tüm yatırımların farkında olan bir isim değil miydi?

Ne çabuk unuttunuz Sayın Civelek?

Şimdi gelelim asıl meseleye..

Sanki o arazi, Onkoloji karşılığında yeşil alandan çıkarıldı gibi bir algı  oluşturanlar var ya.. Hani güya 'kandırıldık' edasıyla ortaya yeniden çıkmaya başladılar ya..

Eksik ve yanlış konuşuyorlar. Şöyle ki;

İskenderun Belediyesi Revizyon İmar Planı'nı meclisten geçirirken E-5'e cephesi

olan tüm arazilere emsal 3.5 verilmedi mi?

Emsal artışına, CHP iktidarındaki birçok meclis üyesi ve idarenin başındaki isim Yusuf Civelek 'evet' dememiş midir? Buna Ak Parti grubunda birçok isim destek vermemiş midir? Hatta bu karar çıktığında AK Parti’nin İlçe Başkanı Musa Kurşun değil, Dr. Uğur Feriz’di.. Hem Fadi Sayek, AHM Port City, Remzi Yayla, Seracettin Aksoy ve o çizgide arazisi olan işadamları revizyon imar planının getirisinden faydalanmadılar mı? İyi de Metin Yıldız'ın arazisi de diğer hak sahipleri gibi bu artışdan faydalandı diye, neden tek başına günah keçisi ilan ediliyor?

Bunun Onkoloji talebiyle ne alakası var?

 

KİMİ KANDIRIYORSUNUZ?

Madem Yusuf Civelek çok endişeliydi, yeşil alan kaybı nedeniyle geceleri uyuyamıyordu, o halde ne diye emsal artışına karşı gelmedi?

Dahası, henüz Büyükşehir Belediyesi kurulmamıştı.. 7 ünitenin kaybı söz konusu değildi. Diyeceğim o ki, Yusuf Civelek'in o araziyi kamulaştırma imkanı vardı, ama tek bir adım bile atmadı.

Ayrıca, emsal 3.5 artış elde eden birçok işadamı yatırıma başlarken tek satır yazmayanlar, bugün o arazide tek çivi çakılmadığı halde yaygara koparmaya çalışıyorlar. Neden?

Oysa ben halen aynı yerdeyim..

Bırakın da iş dünyası yatırım yapsın diyenlerdenim..

Bunu da zamanında söyledim, söylüyorum. Öyle 4 yıl sonra 'nerede kalmıştık' diyenlerden değilim? Arada geçen süre boyunca bir belediye başkanı, ilçe başkanları ve birçok meclis üyesi değiştikten sonra konuşmak ve bu durumdan vazife çıkarmak gazeteciliğin meslek ilkeleriyle bağdaşır mı?

Bazı cep telefonu mesajları, beklentiler ve talepler ne anlama geliyor?

Bu sorunun yanıtını da yakında mahkemenin vereceği kararla birlikte

öğreneceğiz!

 

SİZİN İÇİN İSTİHDAMIN ÖNEMİ YOK MU?

Biliyorsunuz, sahilde Hilton Oteli inşaatı yükseliyor. Bir rezidans, bir de AVM konuşlanıyor. Ama birileri yine rahatsız!

Zelluh Ailesi’ne bir sorgulamadıkları kaldı..

O halde sormak gerek;

İskenderun Primemall AVM’de bine yakın kişinin çalıştığını biliyor musunuz?

Benzer bir yatırımla Zelluh Ailesi’nin yaptırdığı AVM’de gençlerimiz çalışmayacak mı? 5 yıldızlı Hilton, turizm ve otelcilik okuyan üniversiteli kardeşlerimiz için bir istihdam kapısı olmayacak mı?

Burada fuar organizasyonları, kongre toplantıları olmayacak mı?

Dışarıdan firmalar akın etmeyecek mi?

Nedir bu öfke?

Gelişim Hastanesi de, benzer bir yaklaşımla kuruldu da kötü mü oldu?

O hastanede yüzlerce kardeşimiz çalışmıyor mu?

Onkoloji Merkezi sayesinde, kanser vakalarının tanısında, tedavisinde önemli bir rol üstlenmiyor mu? Nedir bu tepkiniz?

İskenderun’da ne zaman birileri yatırıma odaklansa, hemen idam sehpasına sürüklüyoruz. İş dünyasını ‘yatırım’ yapmaktan soğutuyoruz!

Sonra da ağlaşıp, İskenderun ‘emekliler’ şehrine dönüşüyor diye dertleniyoruz.

Sırf bu sebeple, İskenderun bir Gaziantep, bir Adana, bir Kayseri olamadı..

Çünkü ‘güçbirliği’nden uzaklaşıp, sadece dedikodu yapıyoruz!

İskenderun’un en büyük talihsizliği budur, ne yazık ki..

Adınız
:
Mail
:
Mesajınız
:
Bu içeriğe ilk siz yorum yapın!
ramazan bayrami 
son gelişmeler
öne çıkanlar
deneme bonusu güncel giriş supertotobet