Yerel mahkemenin verdiği Çelik İş Sendikası lehine karara dikkat çekilen açıklamada, yargı sürecinin sürdüğüne dikkat çekildi ve mahkeme sürecinde yaşanan gelişmelere vurgu yapıldı.
Türk Metal Sendikası İskenderun Şube tarafından yapılan açıklama şöyle; “Bilindiği üzere İSDEMİR için 03.09.2014 tarihinde yetki başvurusu yapan Çelik-İş Sendikasına Çalışma Bakanlığınca olumsuz cevap verilmesi üzerine 02.10.2014 tarihinde Hatay İş Mahkemesinde yetki itirazında bulunmuştur.
Çelik-İş Sendikası açtığı davada yetki başvuru tarihine yakın sürede 330 civarında işçi alımı yapıldığını iddia ederek bu çalışanların çoğunluğa esas toplam işçi sayısında dikkate alınmamasını talep etmiştir.
Açılan davaya sendikamızca derhal müdahil olunmuş ve davacının işbu davada haksız olduğuna dair gerekli cevaplar verilmiş, deliller sunulmuş ve bu tür iddialar karşısında yapılacak incelemenin kapsam ve sınırları Yargıtay’ca net bir şekilde belirlendiği için Mahkemeden işyerinde keşif yapılarak bilirkişi raporu hazırlanması talep edilmiştir. İsdemir işverenliği de aynı talepte bulunmuştur.
İşverenin ve sendikamızın bu talebi önce kabul edilmiş gerekli incelemelerin tamamlanabilmesi için de yeni bir duruşma günü verilmiştir. Ancak aleni olarak yapılan bu duruşmadan kısa bir süre sonra tarafların hazır olmadığı bir ortamda Mahkemece kendiliğinden duruşma yapılarak belirlenen normal duruşma günü öne alınmıştır. Öne alınan yeni duruşmada ise, Mahkeme daha önce verdiği kararla keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasını uygun görmesine rağmen birdenbire bu karardan gerekçesiz olarak vazgeçmiştir.
Dolayısıyla gerek delillerin toplanma aşamasında ve gerekse usule yönelik uygulamaları ile tarafsızlığı hususunda meydana getirdiği olumsuzluklar nedeniyle 03.04.2015 tarihli duruşmada Hatay İş Mahkemesi Hâkiminin reddi talep edilmiştir.
Hülasa tek taraflı olarak yapılan işlemle maalesef duruşmanın öne alınması ve karar verilen keşif ve bilirkişi incelemesinden vazgeçilmesi gibi uygulamalara şahit olunmuştur.
Hâkimin Reddi talepleri üzerine ise Mahkeme Hakimi dosyadan elini çekmiş ve dosyanın bu açıdan incelenmesi için merci’e (diğer iş hakimine) havalesine karar vermiştir. Merci tarafından yapılan inceleme ile de sonuca ulaşılamaması üzerine karar tarafımızdan temyiz edilmiştir. Ancak Yargıtay 20. Hukuk Dairesinde yapılan incelemede merci kararı onanmış olduğundan davanın yargılamasına 03.07.2015 tarihli duruşma ile kaldığı yerden devam olunmuştur.
03.07.2015 tarihli duruşmada ise Hatay İş Mahkemesince yetki başvuru tarihine yakın zamanda işe başlatılanlarla ilgili olarak ortada kalıcı ve gerçek bir istihdamın olup olmadığı hususu incelenmeden Çelik-İş Sendikasınca açılan davanın kabulüne karar verilmiştir. Yani ortada keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmadan eksik inceleme ile verilmiş bir karar bulunmaktadır. Bu karar henüz Yargıtay incelemesinden geçmemiştir. Yargıtay incelemesinden geçen karar yukarıda da belirtildiği üzere hakimin reddine dair olan kısımdır. Ancak Çelik-İş Sendikası tarafından sanki 03.07.2015 tarihinde verilen kararın da Yargıtay incelemesinden geçtiğine dair bir algı uyandırılmak istenmektedir.
Bir kez daha ifade etmek gerekirse bu karar henüz nihai bir karar değildir. Yargıtay incelemesi ile gerçeğin ortaya çıkacağına dair sendikamızın inancı devam etmektedir. Nitekim adil yargılanma hakkına aykırı uygulamalar kararın temyiz edileceği asıl Yargıtay Dairesi olan Yargıtay 7. Hukuk Dairesi nezdinde de yeniden dile getirilecektir.
Yine 2010 yılında Kardemir’de yaşanmış benzer olayda Çelik-İş Sendikasınca, son 3 aylık süreçte (yetki başvurusuna 10 gün kala bile) mavi yakalı çalışan sayısının % 40’ına yakın (1200 civarında) yeni işçi alımının işletme gereklerinden kaynaklandığı ileri sürülmüşken sadece taraf sıfatının değiştiği ve davacı olduğu bu davada aksini iddia ederek kötüniyetli bir yaklaşım sergilediğini de hatırlatmak isteriz.
En önemlisi Çelik-İş Sendikası Kardemir’de yaşanan sendikal mücadele akabinde Yargıtay’ca verilen kararda “….gerçekten, davalı işverenin yaklaşık 300 işçi alarak da aynı sonucu elde edebileceği bir durumda bunun yaklaşık 4 katı kadar işçi almış olduğu dikkate alındığında sırf yetki sürecine denk gelmesinden hareketle işçi alma hakkını kötüye kullandığından söz edilemez. Öte yandan var oluş amacı kar elde etmek olan ve bütün organizasyonunu bu doğrultuda oluşturan halka açık bir anonim şirketin sırf işyerinde yetkili sendikayı değiştirmek amacıyla mevcut işçilerin yaklaşık %25'ini oluşturan 1172 işçiyi işe aldığının kabulü de iş hayatının olağan akışına uygun düşmemektedir. Sonuç olarak, mahkemece yetki başvurusundan önce işe alınan işçilerin toplam işçi sayısının hesabında dikkate alınmaması hatalıdır.” demek suretiyle yerel mahkeme kararının bozularak ortadan kaldırdığını bildiği halde sanki ortada Yargıtay’cada onanmış nihai bir karar varmış, dava sonuçlanmış gibi hareket ederek İsdemir çalışanlarında akıl karışıklığı meydana getirmeye çalışmaktadır.
Kısacası yasa ve usule aykırı Hatay İş Mahekemesi’nin kararı Yargıtay tarafından henüz incelenmemiştir. Bu kararla yargılamanın tamamlandığını ve davanın Çelik-İş Sendikası lehine sonuçlandığını söylemek mümkün değildir. Hatta bu kararla Çelik-İş Sendikasının yetkili sendika olduğunu ve toplu sözleşme masasına oturacağını söylemek söz konusu bile olamaz
Sendikamızca bugün itibariyle temyiz edilen bu karar sonrasındaki gelişmeler hakkında İsdemir’de çalışan kardeşlerimize yeni açıklamalarımız devam edecektir. “