Projeleri, Büyük Arsuz’un geleceği ile ilgili hayallerini aktaran Culha, herkesin kendi bölgesinde kazandığı, huzur ve mutluluk içinde yaşadığı bir Arsuz için çalışacaklarını söyledi.

     Büyük Arsuz Mitingine Karaağaç’tan Sevgi Seli

     27 Mart tarihinde Hatay’a gelecek olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Antakya’da düzenleyeceği mitingin provası gibi miting Arsuz ilçesi Karaağaç Mahallesi’nde yaklaşık 10 bin kişinin katılımıyla gerçekleşti.

     CHP Arsuz Belediye Başkan Adayı Nazım Culha’nın 30 Mart sürecinde düzenleyeceği mitinglerin Karaağaç ayağında yaşanan sevgi selinde vatandaşlar meydana sığmadı.

     Nazım Culha’nın mitingi öncesi konser vererek birbirinden güzel şarkıları CHP’liler için seslendiren Arsuz ilçesinin gururu Şair Fuat İnan, vatandaşları coşturdu.

    Binlerce kişi, önce İstiklal Marşı’nı ve ardından da Onuncu Yıl Marşı’nı hep bir ağızdan okudu.

     Nazım Culha’nın halktaki büyük coşkuyu ve duyulan güveni gördükten sonra konuşmasını yapmakta zorlandığı, duygulandığı ve gözlerinin dolduğu gözlendi.

 

    CHP Arsuz Belediye Başkan Adayı Nazım Culha’nın Karaağaç’ta düzenlediği miting adeta gövde gösterisine dönüşürken, binlerin “En büyük başkan bizim başkan” tezahüratları yeri göğü inletti.

     CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap ve CHP Hatay Milletvekili Av. Mevlüt Dudu’nun da hazır bulunduğu Karaağaç mitingine katılan binlerce Karaağaçlı CHP Arsuz Belediye Başkan Adayı Nazım Culha’yı her zaman olduğu gibi bağrına bastı.

    Culha konuşmasında, altyapısı tüm yönleriyle bitmiş, gelece güvenle bakan, turizm, tarım ve balıkçılık gibi sektörlerde katma değer üreten, işsizliğin olmadığı bir Arsuz için çalışacaklarını söyledi.

     İnsanların yaşadıkları bölgede ekmeklerini kazandığı bir Arsuz için ürettikleri projeleri hayata geçireceklerini belirten Nazım Culha, Karaağaç’tan Kale’ye hakça kazanan ve hakça bölüşen bir Arsuz hayalini Karaağaç halkıyla paylaştı.

     “Sol ve Sosyal Demokratların İktidarını Kuracağız”

    Karaağaç halkının ‘En Büyük Başkan Bizim Başkan’ diye karşıladığı Nazım Culha, halka ‘Büyük Olan Sizlersiniz’ yanıtını verdi. 30 Mart 2014 tarihinde tüm Türkiye’de olduğu gibi Hatay ve Arsuz’da Sol ve Sosyal Demokratların iktidarlığını kuracaklarını söyleyen CHP Arsuz Belediye Başkan Adayı Nazım Culha, Hatay'da huzuru bozmak isteyenlerin ilçe sınırlarını farklı hesaplarla oluşturduğuna vurgu yaptı. Culha; “30 Martta sizlerle birlikte solun ve sosyal demokratların iktidarını kuracağız. Bizler bölgenin barışı, huzuru ve insanların refahı için sizlerle birlikte sürekli el ele Arsuz’da olacağız. Bizler birleştirici bir mantık ile şehir yönetmeye talibiz. Herkese eşit hizmet vereceğiz. Hatay’da büyükşehir sınırlarını çizerken bizleri ayrıştırmayı düşünenlere Arsuz halkı bir ders vermelidir. Bu bölgeyi bilmeyen insanlar 30 Mart’ta burada çıkan sonucu görünce şapkalarını önüne koyup tekrar düşünsünler. Bölgenin dinamikleri, devrimcileri, demokratları, cumhuriyetçileri, barışçılları hepimiz CHP’de birleşeceğiz. Yan yana olalım. Bu seçim demokrasinin, huzurun ve barışın seçimidir. Bizler bu ülkenin ve bölgenin barışı ve refahı için her türlü çabayı gösterir iken sizlerden de destek bekliyoruz” şeklinde konuştu.

    Gezi Şehitleri ‘BURADA!!!’

    Gezi Parkı olaylarına da değinen CHP Arsuz Belediye Başkan Adayı Nazım Culha; “gezi olayları bizim üzerimizde bulunan ölü toprağı üzerimizden atmamızın gerekliliğini gösterdi. Gezi olaylarında gençlerimiz boşa ölmedi” dedi. Gezi olaylarında yaşamını yitirenlerin isimlerini sayan Culha’ya Karaağaç halkı her isimin karşılığında ‘Burada’ yanıtını verdi.

    “Modern, Çağdaş Arsuz’u İnşa Etmek İçin Yola Çıktım…”

     Bölgenin insanının ekmeğini bölgeden kazanmak üzere daha çağdaş ve daha modern bir Arsuz’un inşası için yola çıktıklarını belirten CHP Arsuz Belediye Başkan Adayı Nazım Culha; “Bizler bütün renkleri bu bölgede toplayıp kardeşçe, barış içerisinde, huzur içerisinde bu bölgenin siyasi yaşamının yerel anlamda yaşamasını sağlayacağız. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Ekibimle birlikte bizler alt yapısı tamamlanmış, bölge insanının ekmeğini bölgeden kazandığı modern, çağdaş bir Arsuz’u inşa etmek üzere yola çıktık. Biliyoruz işimiz zor. Ama biz zoru başaracağız. Mevcut iktidarın artık gitmesi yönünde bütün kamuoyu hemfikirdir. Yasakçı zihniyeti görüyorsunuz. Bizim temennimiz herkesin bu ülkede özgürce yaşayabilmesidir. Gençlerimiz özgürce kendilerini ifade edebilmelidir. Konuşmak isteyen insanlara, gençlere mermi değil karanfil atan bir yönetimin gelmesi bizim arzumuzdur” diye konuştu.

     “Karar Verildi; Culha Başkan, Kılıçdaroğlu Başbakan”

    Karaağaç halkının kararını mitinge gösterilen ilgi ve sevgi selinde görmenin mutluluğunu yaşadığını belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap ise ; “bu halk Nazım Culha’yı Belediye Başkanı, Kemal Kılıçdaroğlu’nu da Başbakan yapacaktır” deyip miting alanında bulunan Kemal Kılıçdaroğlu ve Nazım Culha’nın resimlerinin yer aldığı afişi işaret ederek; “bakın ikisi de ne kadar asil duruyorlar. Bizlere de yakışan budur” dedi.

    “Bu Hükümet Komada, İç Kanama Geçiriyor… Hortumu Çekeceğiz!”

    Hükümetin belde belediyelerini kapatırken bölge halkını ve milletvekillerini hiçe saydığına vurgu yapan Nihat Matkap, Ak Parti iktidarını eleştirip çarpıcı açıklamalarda bulundu.

    Matkap; “30 Mart seçimleri sadece Nazım Culha’yı belediye başkanı yapacağımız bir seçim değil Türkiye’nin kaderinin belirleneceği bir seçim olacaktır. Türkiye’de demokrasiyi devam ettirecek miyiz – ettirmeyecek miyiz? Onun kararını vereceğiz. Bakınız Karaağaç belediyesi kapanırken bu hükümet Karaağaç halkına hiçbir şey sormadı. Milletvekillerine bile sorulmadı. Bu sadece faşist ülkelerde olur. Onun içindir ki bu seçim bu hükümete ve bu Başbakan’a ders verme seçimidir. Hadlerini bildireceğiz. Aslında bu hükümet komada, bu hükümet iç kanama geçiriyor. Bu hükümet Suni teneffüs ile yaşıyor. Bu hükümet hortumlara bağlanmış. 30 Mart’ta hortumları çekeceğiz. Bu hükümetin 4 bakanı ve başbakanı yolsuzlukta suçüstü yakalanmıştır. Bütün demokratik ülkelerde hükümet bir soyguna bulaşmış ise o ülkeyi yönetme şansı olamaz. Bütün gelişmiş ülkelerde eğer bir siyasetçinin hakkında şaibe ve dedikodu çıkarsa yapması gereken tek şey namuslu bir şekilde istifa etmelidir. Ama bunlarda yok. Zorla istifa ettiler Başbakan’da direniyor. Sanki 30 Mart seçimi kendilerini temizleyecek. Yalnız Türkiye’de yüce divana çıkmayacak bunlar uluslararası mahkemede de hesap verecekler” açıklamasına yer verdi.