Skip Navigation Links

'JEST' YAPMAN DEĞİL, 'REST' ÇEKMEN GEREKİYOR!

31 Mart Yerel Seçimleri öncesinde birbirinden renkli adaylar halkta heyecan uyandırmaya çalışsa da;

SEVİNÇ ÇAKICI

Gazete Köşesi   A+a-

 
 31 Mart Yerel Seçimleri öncesinde birbirinden renkli adaylar halkta heyecan uyandırmaya çalışsa da; "Ekonomi kötü, halk perişan, ama siyasiler seçim derdinde" dediğinizi duyar gibiyim.
Seçim; demokrasilerin vazgeçilmez unsurlarından biridir. Toplumlar layık oldukları şekilde yönetilirler. Hayat da yaptığımız seçimlerden ibarettir. Bugün ekonomik anlamda zorluk yaşıyorsak, bezgin ve umutsuz bir haldeysek bunun sebebi; bakış açımızı değiştirmeden geçmişte yaptığımız yanlış seçimlerdir. Albert Einstein "Aynı şeyleri tekrar tekrar yapıp, faklı sonuçlar beklemek deliliktir!" demiş. Her defasında aynı kişilere oy verip hayatında bir düzelme olmuyorsa, dolar 31 TL olduysa, evine et alamaz hale geldiysen hiç kimseye kızma hakkın yok. Çünkü bu senin seçimindi güzel kardeşim.
İlkelerimizi, bizi biz yapan değerlerimizi hiçe saydığımız ve şahsi menfaatlerimizin peşinden koştuğumuz için bugün bu haldeyiz. Acı ama gerçek. Hiç kimse darılmasın, hiç kimse alınmasın. Ekonomi kötüyse bu senin suçun, adalet yoksa bu senin suçun, eğitim ve sağlık paralıysa bu senin suçun, gençlerimiz yurt dışına kaçmaya çalışıyorsa bu da senin suçun canım kardeşim. Çünkü yapılan hiçbir yanlışa yanlış deme cesaretini gösteremedin, şahsi menfaatlerin için ağzına çalınan bir parmak balla susmayı tercih ettin! Lafa gelince milletini ve devletini çok seven, ama iş icraata gelince milleti zerre kadar düşünmeyen, senin huzur ve refah içinde yaşaman için hiçbir çaba sarfetmeyen siyasileri tekrar tekrar seçtin. Hesap soramadın! TV'lerde yayınlanan yemek ve kaynana programlarını bayılarak izledin. Dizilerdeki karakterlere dertlendiğin kadar bu ülkenin aç kalan insanı, haksızlığa uğrayan insanı için dertlenseydin belki birşeyler değişirdi. Medyada yer alan her şeyi doğru kabul ettin, gerçek sandın. Oysa sana sanal bir gerçeklik sunuldu ve sen de hiç sorgulamadın, araştırmadın, okumadın. Allah'ın sana verdiği hazineyi yani AKLINI KULLANMADIN! Medya öyle bir güç ki, bir insanı vezir de yapar, rezil de. Lütfü Savaş depremin suçlusu gibi gösterilerek, tüm ulusal kanallarda aylarca Hatay ve Lütfü Savaş konuşuldu. Neden? Çünkü hayat pahalılığı konuşulsun istenmedi, depremin üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen konteynerde kalan depremzedeler konuşulsun istenmedi. İşte sen sorgulamadığın için depremin asıl sorumluları ile kötü ekonomik gidişatın sorumluları hiç konuşulmadı. 1999 Gölcük depreminden bu yana Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ne yaptı diye hiç sordun mu? Sormak bir yana imara aykırı şekilde ruhsatsız yaptığın evine imar affı çıkarttıkları için havalara uçtun, ne senin ne de imar affının yanlışlığını hiç sorgulamadın. Çünkü sen de yanlış yaptın. İşte şimdi anladın mı kabahatin çoğunun neden sende olduğunu. Çünkü doğru olmak, adaletli olmak bedel ödemeyi gerektirir. Hayat seçimlerimizden ibarettir demiştim. Yaptığımız herşeyde doğruluğu, dürüstlüğü ve adaleti seçersek herşey yoluna girer. Değişimi önce kendimizde başlatmalıyız ki, dünya değişsin. Yerel seçim deyip geçmeyin. Demokrasilerde halk hesabı sandıkta sorar. Yaşadığımız kötü gidişatın müsebbibi olanlara ve bilhassa HATAY'ı garip bırakanlara gereken cevabı sandıkta vermelisin. Oy vermeyene hizmet de yok diyenlere; senin de sandıkta 'JEST' yapman değil, 'REST' çekmen gerekiyor canım kardeşim!
Diğer tüm yazıları için buraya tıklayın!
Adınız
:
Mail
:
Mesajınız
:
Bu içeriğe ilk siz yorum yapın!
yazar'ın diğer yazıları
makale kategorileri
 
öne çıkanlar
deneme bonusu güncel giriş supertotobet