İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Merve ERKINAY’ı daha yakından tanı(t)mak ve bilim, mühendislik, teknoloji konularındaki fikirlerini almak için yapmak için ofisinde bir araya geldik.
Lisans derecesini Dicle Üniversitesi’nden alan, daha sonra; iki yıl Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde, altı sene de Ankara Üniversitesi’nde ‘Araştırma Görevlisi’ olarak çalışan ERKINAY, İSTE Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü’nde Yardımcı Doçent unvanıyla Öğretim Üyesi olarak çalışmalarına devam ediyor.
Elektrik-Elektronik mühendisliği okuma seçiminiz nereden kaynaklandı?
Tamamen kendi isteğim doğrultusunda gelişen bir seçimdi. ‘Elektrik-elektronik’, mühendislik ve bilimsel konular arasında en sevdiğim alandı. O alanda yürümeyi tercih ettim.
Elektrik-Elektronik mühendisliğini ve mühendislerini diğer mühendisliklerden ayıran özelliği nedir?
Elektrik-elektronik medeniyet demektir ve merkezdedir. Elektrik olmadan hiçbir şey yapamazsınız. Elektriksizlik karanlık demektir. Elektrik, aydınlıktır. Elektronik olmadan artık bir şey yapmak mümkün değil… Bugün her şeyin başında “e” vardır: e-devlet, e-ticaret, e-posta! Ama en önemlisi, sanırım elektrik mühendisliğinin insanların ve toplumun hayal gücünü artırması, kuvvetlendirmesi ve zorlamasıdır. Bugün bile, önümüze koyduğumuz en büyük hedefler elektrik üretmek ve elektrik ile ilgilidir. Elektrikli otomobil üretmek gibi…
İSTE Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü’nün en güçlü yanı nedir?
En güçlü yanımız insan kaynaklarımız ve akademik kadromuzdur. İSTE Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü’nün akademik kadrosunun Türkiye’de oldukça saygın bir yeri vardır. Akademisyenler bilimsel işbirliği yapmaktadır ve bilim dünyasına katkı yapmaktadır. Öğrencilerimize, alanında en güncel bilgiler verilmektedir.
İSTE’nin “Teknoversite” vizyonuna siz nasıl katkı yapıyorsunuz?
Artık, öğrencilerin bitirme projelerinde bile teknoloji geliştirmelerini ve üretmelerini istiyoruz. Öğrencilerimiz yaptıkları çalışmaları konferanslarda sunuyorlar, yarışmalara katılıyorlar. Yaptıkları çalışmalar kabul görüyor, takdir ediliyor. Teknoversite; öğrencileri üniversite sıralarında iken teknoloji üretmeye ve bunu düşünmeye sevk etti. Patent almaya çalışan, İSTE-TTO’dan çıkmayan öğrencilerimiz var!
Mezun olan öğrencilerinizden geri dönüşlerinizde nasıl reaksiyonlar alıyorsunuz?
Geri dönüşler olumlu ve bizleri çok mutlu ediyor. Şöyle ki, çalıştığı yerde karşılaştığı bir mühendislik problemi ile ilgili olarak bizi arayıp fikir aldığında çok mutlu oluyoruz. İrtibatı kesmiyorlar ve bu üniversite-sanayi işbirliğinin sürekliliğini sağlıyor. Okurken genellikle insanlar daha pesimist olabiliyor, ama mezun olunca insanlar daha başka, daha olumlu bir pencereden bakabiliyor.
Öğrencilerinizi derslere ve başarıya nasıl yönlendiriyorsunuz?
Klişe olacak ama esas geçerli olan olgu; “disiplin”. Öğrencilerimizin disiplinli olması ve derslerine çalışmaları konusunda yönlendiriyoruz. Öğrenmeyi öğrenmelerini öğretmeye çalışıyoruz! Öğrenciler ile iyi iletişim kurduğunuzda ve onlara vakit ayırdığınızda, değer verdiğinizde değerli hissediyorlar ve başarıları artıyor.
Bize vakit ayırdığınız için çok teşekkür ediyor, iyi çalışmalar diliyoruz.
Ben de sizlere Bölümümüzün tanıtımı ile ilgili yapmış olduğunuz çalışmalardan dolayı teşekkür ediyorum. Biz, teknoloji üretecek, toplumda farkındalık oluşturacak ve Ülkemizin parlak geleceğine ışık saçacak bir nesil yetiştirmek istiyoruz. Ümit ediyorum ki, hayallerimiz ve İSTE’nin TEKNOVERSİTE vizyonu Ülkemizin kalkınmasına büyük katkı yapacaktır.