Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz, kentte son günlerde etkili olan yağışın ardından su taşkınının yaşandığı Amik Ovası'nda incelemelerde bulundu
Vali Lekesiz, merkeze bağlı Alaattin köyü sınırlarındaki Karasu, Murat Paşa ve Afrin çaylarının birleştiği Küçük Asi Nehri'nde Devlet Su İşleri 63. Şube Müdürülüğü ekipleri tarafından yürütülen çalışmaları denetledi.
Vali Lekesiz, vatandaşlar tarafından sulama suyu almak maksadıyla yaz aylarında yapılan toprak bentlerin, suyun kabarmasına, akış hızının kesilmesine, hidrolik akış koşullarının değişmesine neden olduğunu belirterek, ''Bu durum da kanallardaki ve nehirlerdeki suyun ovaya taşmasını ve ovada biriken suyun tahliyesini olumsuz etkilemiştir'' dedi.
DSİ 63. Şube Müdürü Ali Şensöz'den çalışmalarla ilgili bilgi alan Lekesiz, gazetecilere yaptığı açıklamada, kentteki yağışların ardından Hatay Havaalanının da dahil olduğu bir kısım arazinin taşkına maruz kalmasıyla ilk saatlerden itibaren kriz merkezi oluşturduklarını belirtti.
İlgililerin yaptığı çalışmalar sonucu, terminal binasına suyun girişinin engellendiğini, maddi değeri yüksek havacılık cihazlarının zarar görmemesi için de azami gayret gösterildiğini ifade eden Lekesiz, şöyle konuştu:
''Geçen yıl ilimizde metrekareye düşen toplam yağış miktarı bin 58 kilogram olarak gerçekleşmiştir. Oysa bu yılın sadece ocak ayında bu miktar 430 kilogram olmuştur. Görüldüğü gibi sadece ocak ayı içinde yağan yağış miktarı bir yıl boyunca yağan yağış miktarının yüzde 40,64'üne karşılık gelmektedir. Diğer taraftan 2000 yılında yağan ve il merkezinde 15 santimetre olarak ölçülen kar yağışını saymazsak, son 62 yılın en fazla kar yağışı 18 santimetre olarak 21-22 Ocak tarihlerinde gerçekleşmiştir. Bu yağışın ardından 27-28 Ocak tarihlerinde etkili olan sağanakla beraber daha önce yağmış olan karların erimesi birleşmiştir. Bu tür doğal afetler her zaman, her yerde olabilir. Ancak ortaya çıkan tablonun sadece aşırı yağışlarla izah edilemeyeceği bilinmektedir.''
Lekesiz, aşırı yağışların ovaya ve ovadan da denize tahliyesini sağlayacak olan Karasu, Comba, Muratpaşa, Afrin, Küçük Asi gibi nehir, çay ve kanalların kapasitelerinin yeterli olduğunu, fakat bazı nedenlerden dolayı suyun akışında sıkıntılar yaşandığını bildirerek, konuşmasına şöyle devam etti:
''Nehir, çay ve kanallarda doğal sebeplerle oluşan ve su taşıma kapasitesini olumsuz etkileyen rusubatlar var. Asi Nehri üzerinde Güzelburç, Yeşilova, Melekli, Suvatlı, Alaattin; Karasu üzerinde Bakras, Kurtlusoğuksu, Topboğazı, Arpahan; Afrin kanalı üzerinde ise Karacanlık, Kurtuluş, Terzihöyük mevkilerinde yaklaşık 20 yerde vatandaşlar tarafından sulama suyu almak maksadı ile yaz aylarında yapılan toprak bentler, suyun kabarmasına, akış hızının kesilmesine, hidrolik akış koşullarının değişmesine neden olmuş, bu durum da kanallardaki ve nehirlerdeki suyun ovaya taşmasını ve ovada biriken suyun tahliyesini olumsuz etkilemiştir.''
Ovada sulamadan yararlanan vatandaşların, yaz aylarında ovanın muhtelif bölgelerine su taşıyan kanalların etrafında set oluşturduğunu anlatan Lekesiz, yoğun yağışların olduğu mevsimlerde de suyun, bozulan ve vatandaşlarca tahrip edilen setlerden ovaya yayıldığının tespit edildiğini söyledi.
Lekesiz, suların çekilmesi için başta DSİ olmak üzere tüm kurumların yoğun şekilde çalıştığına değinerek, bundan sonraki süreçte, havzada mevcut yağış koşullarının değişmemesi durumunda ovadaki suyun hızlı şekilde tahliyesinin beklendiğini ve sorunun tekrarlamaması için bazı tedbirler alındığını ifade etti.
Ovaya su taşıyan kanal ve nehir yataklarının temizlenmesi ve derinleştirilmesi konularının gözden geçirileceğini bildiren Lekesiz, ''Kış sezonuna girmeden önce yaz aylarında sulama amaçlı yapılmış olan tüm bentler eski haline getirilecektir. DSİ Şube Müdürülüğü bu bentlerin tamamen yıkılıp yıkılmadığını tespit edip, yıkılmasını sağlayacaktır'' diye konuştu.
Lekesiz, Antakya Ziraat Odası ile Amik Ovası'nda faaliyet gösteren sulama birliklerinin, yırtılmış olan seddelerin eski haline getirilmesi konusunu kendi görev ve sorumluluk alanları içerisinde takip edeceğine dikkati çekerek, bu kurumların en geç 15 Ekim tarihine kadar seddelerin eski haline getirilmesinden sorumlu olacağını dile getirdi.
İlgili kurumların yaptığı tespitlere göre, hemen her yıl ortalama 50 bin dekar arazinin su altında kaldığını anımsatan Lekesiz, bu yıl ise tahminen 110 bin dekar arazinin su altında kaldığını ve suyun çekilmesinin ardından tespitlerin daha sağlıklı yapılacağını anlattı.