Eğitim Gönüllüsü Hayırsever İşadamı Ali Uysal’ın başarı hikayelerini anlatan kitap, zorlu geçen yaşam örnekleriyle ‘başarının tesadüflerle’ değil, el emeğiyle, çok çalışmakla mümkün kılınacağını anlatıyor.
Özellikle İşadamı Ali Uysal’ı anlatan aile fertleri, duygu yüklü sözlerle güçlü ‘aile bağının’ kutsallığını öne çıkarıyor.
Hatay Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü ‘Başarı Hikayeleri’ projesi kapsamında annesi Hanife Uysal adına okul yaptıran Hayırsever İşadamı Uysal Group Yönetim Kurulu Başkanı Ali Uysal’ın başarı hikayelerini konu alan kitap, özellikle genç girişimcilerin okuması gereken zorlu hayat hikayeleriyle dolu.
Hatay İl Milli Eğitim Müdürü Kemal Karahan, kitapta Hayırsever Ali Uysal’dan övgüyle sözederken, “Eğitim öğretime destek vermek, sadece maddi güç ile alakalı bir durum değildir. Bu yolda gönül vermek, samimiyet ile eğitime hizmetkarlığı şeref bilmek, cömert ve bir o kadar da vatan, millet sevgisi gerektiren yüksek bir olgudur. “Eğitim Gönüllüsü Ali Uysal’ kitabı, hayırseverimiz Ali Uysal’ın kendi öğrenim hayatında karşılaştığı zorlukların yanında başarılı iş hayatı anlatılmaktadır. Eğitime verdiği katkılar için Hayırseverimiz Ali Uysal’ı kutluyor, kendilerine ve ailesine, sağlık, mutluluk ve esenlikler diliyorum” dedi.
Kitap okunduğunda, insanlarda duygu yüklü bir bağ kuran Ali Uysal’ın yaşamında imkansızlık, yoksukluk ve yoklukla nasıl mücadele ettiğini, okul yıllarında, iş yaşamında yaşadığı zorluklar açıkça sergileniyor.
Uysal Ailesi’nin; Amasya, Bursa ve Samsun’da, her iki öğünde yiyecek aşları yoktu belki, ama Ali Uysal onurunu ve cesaretini hiç kaybetmedi. Azmini ve inancını yitirmedi!
‘YÜREĞİNİ HAYIR İŞLERİNE ADADI’
İskenderun’a gelişiyle birlikte, kısa sürede başarıya imza atan Ali Uysal, beş çalışanı ile kurduğu Uysal İnşaat, bugün Uysal Group adı altında inşaat sektörünün yedi farklı alanında 450’yi aşkın çalışanı ile hizmet veriyor.
Bugün göz dolduran çalışmaları kapsamında; örnek yaşantısı, başarı dolu hayat hikayesi, parmakla gösterilen bir isim haline getirdi Ali Uysal’ı..
Sosyal sorumluluk bilinciyle yaşayan, kendisine gelen her yardım talebine ciddi karşılık veren Ali Uysal, kazancının büyük bir bölümünü İskenderunlular’la paylaşıyor. Denizciler’de merhum babası Mehmet Uysal adına polis karakolu yaptıran Ali Uysal, merhum annesi adına da Hanife Uysal Ortaokulu’nu yaptırıyor.
5 kat ve 24 derslikten oluşan okulda, toplantı salonu va çok amaçlı salon yer alıyor. İskenderunlular’ın hayır duasını alan Hayırsever Ali Uysal’ın çalışanlarına verdiği değer ve kurduğu olağanüstü aile bağı büyük takdir görüyor.

‘BAŞARI AYRINTIDA GİZLİDİR’
İşadamı Uysal, bu süreçte sayısız birçok hayır işlerinde bulundu. Uysal, kitabında gençlere mesaj vermeyi ihmal etmiyor;
Ali Uysal gençlere seslenerek “Hayatta büyük başarıların elde edilmesinde tesadüfün ve şansın çok az payı vardır. Bazen atılganlık, istenen sonucu alabilirse de, en güvenli başarı yolu; çalışma ve sabır yoludur. Başarılı insanlar, ayrıntılardan nefret edenler değil, o ayrıntılar üzerinde dikkatle çalışanlardır. Başarı ayrıntıda gizlidir! Bazı başarıların sadece bilgiye değil, kabiliyete de bağlı olduğunu unutmayın! Ben, günahımla sevabımla kısaca yaptıklarımla hep tozu dumana kattım. Sizlerin de vatanınıza, milletinize ve ailenize faydalı bireyler olmanız için tozu dumana katmanızı temenni ediyorum” diyerek, yol gösteriyor.
ÖDÜL YAĞMURUNA TUTULDU!
Ali Uysal’ın zorlu hayat hikayesi bugün ödüllerle taçlanıyor. Hatay eski Valisi ve Emniyet Genel Adana Basın Yayın ve Enformasyon İl Müdürlüğüü M. Celalettin Lekesiz’in çok sevdiği ve sürekli adını yadettiği, ayrıca yaşamından örnekler verdiği Ali Uysal, bugün vergi rekortmenleri arasında anılıyor. Hatay Valisi Ercan Topaca’yla da geçtiğimiz günlerde bir araya gelen Ali Uysal için Vali Topaca, ‘Kendisiyle gurur duyuyorum’ demişti. Hemen her ay bir ödülle taçlanan Ali Uysal’ı kutluyor, başarılarının daim olmasını diliyoruz.
MURAT UYSAL'DAN DUYGU YÜKLÜ MEKTUP!
Eğitim gönüllüsü Ali Uysal, kendisi gibi vatanını ve milletini seven evlatlar yetiştirdi. Duruşuyla, kişiliğiyle hayırlı bir evlat olan, aynı babası gibi çalışkan, azimli ve kararlı Murat Uysal’ın babasına ithafen yazdığı anlam yüklü şiir, Ali Uysal’ın gözlerini yaşartırken, şiir bir ömre yetecek kadar duygusaldı.
Şiirde kelimeler kifayetsiz kalırken, sevgi ve saygı adeta engellere sığmayıp taştı. İşte Oğlu Murat Uysal gözüyle Babası Ali Uysal;
- Babam;
Erkek olmak doğuştan bir alın yazısı olsa da adam olmak her erkeğe nasip omuyor. İşte benim babam böyle bir adam. Ben babamı hiç birrilerine anlatmayı düşünmemiştim. Neler söyleyebilirdim ki onun hakkında. Tüm harfleri toplayıp yeni kelimeler üretmek, tüm kelimeleri toplayıp yeni bir hikaye yazmak kadar zormuş bir babayı anlatmak. Gözlerimi açtığımda yani kedndimi ve dünyayı tanımaya başladığımmda, benim ellerimden büyük iki elle tanıştım o gün, ama bir o kadar da sıcak iki el. Ben, bu dünyadan onun varlığı sayesinde korkmamıştım. Hayatın hiçbir zaman benim istediğim gibi gitmeyeceğini anlatta bana. Masallarda anlattığı kurtla, kuzuların gerçek hayatımızda iyiler ve kötüler olduğunu öğretmeye çalıştı çoğu zaman. İstediğim bir şey olmadığında gözyaşları dökerek zaman kaybetmek yerine ulaşmak için uğraşmam gerektiğini gösterdi, hiç bıkmadan usanmadan. Çok şey öğrendim ondan. Başarılı bir hayatın asgarı standartlarının öncelikle, kimseye muhtaç olmadan yaşayabilmek olduğunu ondan öğrendim. Karşılaştığım engelde, yılgınlığa düşüp, o engel olmasaydı, nasıl da başarılı olacağımı anlattığımda engel yoksa yolunda sonunda başarı da yoktur dediğinde; İnsan hayatındaki engellerin bile değerli ve önemli olduğunu, başarılı olanların, engeller karşısında söylenenler değil, engellere rağmen sonucu gidenlerin olduğunu da ondan öğrendim. Benim oğlum yapıyorsa, vardır bir bildiği demiştir hep. Bir insana güvenmek neymiş ondan öğrendim. Kara bulutlar dolaşırken, üzerimizde, yokluk, zorluk ve yalnızlık açinde akıp giderken hayat, güneşli günleri anlatırdı bize. İnandırırdı, motive ederdi bizi, güzel günlerin geleceğine. O günler geldiğinde anladım, anlattıklarını. İnanmak neymiş ondan öğrendim. Hayatımın baharında açmadan solduğum dönemde, omuzları düşmüş, sanki tüm dünyanın yükü omuzlarımda, herşeyin sonu gelmişçesine dinlerken onu, büyük bir hevesle ve heyecanla yarınlarla ilgili hayallerini anlattında, umut neymiş ondan öğrendim.
Dikleşmemeyi ama dik durmayı ondan öğrendim.
Yaz tatillerinde, Amasya’da köyde merhum dedemle bahçe sularken, beli taşımakta ve suyun yönünü değiştirmekte zorlandığımda, Cumartesi günleri evimizden, köy meydanındaki yol çakrağına kadar, ilçeye Suluova’ya satmak üzere götüreceklerimizi, el arabası ile götürmekte zorlandığımda, tezgahımızın, terazimizin hatta poşetimizin bile olmadığı ilçe pazarında, götürdüklerimizi satmak için poşeti yan tezgahtan alıp, tartmak için karşı tezgaha koşuşturduğumda, tüm bunları sadece yaz tatillerinde yaptığımı, babamın ise çocukluğunun her gününün böyle mücadele ve meşakkat içinde geçtiğini gördüğümde, çalışmak ne demek, mücadele etmek ne demek ondan öğrendim.
Belinde keseri alıp çakarken, elinde hortum beton dökerken, şimdi UYSAL Residence proje yemeğinde, emeği geçenlere teşekkür konuşması yaparken gördüğümde, azim ne demek , başarı ne demek ondan öğrendim.
Çok şey öğrendim çok. Babam; Hep sessiz ağlayan, suskun seven, en zor dönemde bile yıkılmaz görünen birisidir babam. Derdimi, neşemi, hüznümü, mutluluğumu paylaştığım, sahip olduğum en iyi arkadaşım babam. Dilimdeki ve beynimdeki en güzel kelimedir babam. Her baba diye seslenişimde ya acım diniyor ya da sevgim coşuyor. Babam demek, huzur bulmam demek.
Elimden tuttuğunda kalbimin soluk alması, soluğumunsa ritim bulmasıdır. Varlığı, direncimdir, dayanabilme gücümdür, Dik duruşumdur, ağlamamamdır!
Babama Üstad Necip Fazıl’ın Utansın şiiriyle sesleniyorum;
“Tohum saç, bitmezse toprak utansın! Hedefe varamayan mızrak utansın!
Hey gidi Küheylan, koşmana bak sen! Çatlarsan seni doğuran kısrak utansın! Eski çınar şimdi Noel ağacı; Dallarda iğreti yaprak utansın Ustada kalırsa bu öksüz yapı, Onu sürdürmeyen çırak utansın! Ölümden ilerde varış dediğin, geride ne varsa bırak utansın!
Ey bin bir tanede solmayan renk; Bayraklaşamıyorsan bayrak utansın!”
Çok şey öğrendim, çok şey görüm, çok şey yaşadım desem de, yaşımın ilerlediğini babama benzemeye başladıkça anlıyorum İyiki varsın, iyiki benim BABAM’sın.

'NE KADAR ÖVÜNSEK AZ'
“Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır” derler. Eğitim gönüllüsü Ali Uysal’ın iyi ve kötü gününde, hayatın getirdiği tüm zor şartları tek tek aşmasında en büyük destekçisi şüphesiz eşi Şennur Uysal.
İşte Eşi Şennur Uysal gözüyle Ali UYSAL;
- Eylül 1978’de evlendik. Tam 37 yıl olmuş. İlk görüştüğümüzde Petrol rengi takım elbise giymişti. O zaman da yakışıklıydı. Dokuz kardeşiz biz. Dokuz kardeşten ilçedışına çıkan tek kişi benim. Ne okuyup ne de evlenip Gürsu dışına çıkan kimse olmadı ailemden. Ama bu yakışıklı aklımı çeldi. Bide nasipmiş kısmetmiş diyelim, yaşayacak göreceklerimiz varmış. Çok şeyler yaşadık anlatılması güç şeylern. Anlatırken boğazın düğümlenecek, gözlerinde yaşlar akacak kadar çok şey yaşadık.. Yokluğu, yoksulluğu, hüznü, kederi ve acıyı da , varlığı mutluluğu, başarıyı da eşimle yaşadım. Kısacası hayatın tüm iyiliklerini de tüm kötülüklerini de eşimle gördüm. Çok şükür eşimin sayesinde torumlarıma anlatacak o kadar çok şey varki… Yaşananlar bizi ne kadar yıpratsa da, umudumuzu ve inancımızı hiç yitirmedik. Hep şükrettik, dua ettik. Şimdilerde eşimi hayır işlerindeki konuşmalarında izlerken, aklımıza evleleğimizin ilk yılları geliyor. İçinde oturacak doğru düzgün bişey olmayan evim gözümün önünden geçiyor. Dünümüzle bugünümüz arasındaki farkı anlayıp, nereden nereye diyerek, hem içten içe derin bir ah çekiyorum hem de, eşim konuştukça ben çok gururlanıyorum.
KIZI SARE UYSAL TOPKARA GÖZÜYLE ALİ UYSAL
Sare Uysal Topkara, babası Ali Uysal hakkındaki duygularını kendi kalemiyle bakın nasıl dile getiriyor;
'- BABAM!'
Size dair söylemek, kelimelere dökmek istediğim öylesine çok şey varki.. Naçizane anlatmaya çalışacağım. Yaratılanı yaradan’dan ötürü severken, şahsen ne denli büyük zarar görmüş olursa olsun her daim herkes için bıkıp usanmadan asla gocunmadan iyi düşünmeye ve iyilik yapmaya devam eden yüreği ve sabrı kocaman bir Baba’m.. İlk öğretmenlerimden ; hayatta başarıya, azim ve kararlılığa dair ne varsa tümünü her daim iliklerine dek hissedip koşullar ne olursa olsun çalışıp üretmeye devam eden özel bir şahsiyet.. Ondaki Allah vergisi kıvrak zeka; çalışkanlık ve kararlılıkla da birleşince ortaya çıkan sonuçlar takdire şayan olmasın da ne yapsın! İş yaşamında daima kendine yakın ve uzak hedefler belirlemiş ve büyük ölçüde de planladığı bu hedeflerini gerçekleştirmeyi başarabilmiş bir iş kolik.. Rabbim size daha nice sağlık, hayır, başarı ve güzelliklerle dolu uzunca seneler nasip ederken yar ve yardımcınız olsun! Sen koca bir çınarsın balam, kocaman çınar, Kacaman gövdan topraktan; ama Yapraklarında , meyvelerinde büyüdüm ben, İlkelerinde, azimliğinde, zekiliğinde büyüdüm ben..
Sizi çok seven kızınız..